Yıllardır özellikle atama bekleyen üniversite mezunları için önemli bir istihdam kapısı olan ücretli öğretmenlik sistemi, radikal bir değişimle karşı karşıya. Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) son dönemde uygulamaya koyduğu yeni politikalar, bu alanda görev yapan binlerce kişiyi doğrudan etkileyecek gibi görünüyor.

Geçmişte, özellikle nüfusun az olduğu veya öğretmen açığının bulunduğu bölgelerde, birçok mezun için ücretli öğretmenlik geçici bir çözümden ziyade kalıcı bir meslek haline gelmişti. Ancak MEB'in kadrolu öğretmenler için başlattığı il ve ilçe emri atamaları, bu dengeyi tamamen değiştiriyor.

Bakanlığın önümüzdeki üç yıl içinde sadece 25.000 yeni öğretmen alımı yapmayı planlaması ve "norm fazlası" durumundaki kadrolu öğretmenleri farklı branşlarda görevlendirme kararı, ücretli öğretmen ihtiyacını minimuma indirmeyi hedefliyor.

İl emriyle atanan ancak kendi branşlarında boşluk bulamayan norm fazlası öğretmenler, artık ihtiyaç duyulan diğer alanlara yönlendirilecek. Bu durum, daha önce ücretli öğretmenler tarafından doldurulan ders boşluklarının, kadrolu personel tarafından kapatılması anlamına geliyor.

Sonuç olarak, MEB'in her yıl binlerce kişiye istihdam sağlayan ücretli öğretmenlik uygulamasına olan ihtiyacının kademeli olarak azalması ve bu sistemin geleceğinin ciddi şekilde tehlikeye girmesi bekleniyor. Bu gelişme, yıllarını bu mesleğe vermiş kişiler için endişe verici bir dönemin başlangıcına işaret ediyor.