Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) devam ve devamsızlık konusundaki sıkı takibine rağmen, Türkiye'nin kanayan bir yarası olan mevsimlik işçilik, binlerce öğrencinin eğitim hayatını durma noktasına getiriyor. Geçtiğimiz eğitim-öğretim yılında olduğu gibi bu yıl da çok sayıda öğrencinin okul sıralarına dönmesi beklenmiyor.

Sorunun temelinde, aileleri mevsimlik işçi olarak çalışan çocukların göçebe yaşam tarzı yatıyor. Türkiye'nin farklı bölgelerine tarım işleri için giden bu aileler, genellikle ekim sonuna kadar çalıştıkları için çocuklarını ne gittikleri yerdeki okullara ne de ikametgahlarının bulunduğu bölgedeki okullara düzenli olarak gönderebiliyor.

Okul yönetimleri, bu öğrencilerin devamsızlıklarını düzenli olarak ilçe milli eğitim müdürlüklerine bildirse de çözüm üretmekte zorlanıyor. Ailelerin sürekli yer değiştirmesi nedeniyle velilere ait güncel bir telefon numarası veya adres bilgisine ulaşılamıyor. Bu durum, ailelerin devamsızlık konusunda resmi olarak bilgilendirilmesini ve gerekli yasal sürecin işletilmesini imkansız hale getiriyor.

MEB, mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının eğitimlerine devam edebilmesi için çeşitli tedbirler ve projeler geliştirmiş olsa da, ailelerin yıl içinde birden çok il değiştirmesi bu önlemlerin etkinliğini azaltıyor. Aileler de ekonomik zorluklar ve sürekli hareket halinde olmaları nedeniyle çocuklarının eğitimiyle yeterince ilgilenemediklerini ifade ediyor.

Bu sürecin sonunda, ilköğretim çağını devamsızlıkla geçiren öğrencilerin kayıtları belirli bir süre sonra örgün eğitim sisteminden siliniyor. Okul ile bağları tamamen kopan bu çocuklar için tek seçenek Açık Öğretim Sistemi kalıyor. Bu durum, binlerce çocuğun nitelikli eğitim hakkından mahrum kalmasına ve gelecekte daha büyük sosyal sorunlarla karşılaşmasına zemin hazırlıyor.