Sınıfta TikTok Çeken Öğretmenler Tartışması: Eğitim mi, Takipçi Yarışı mı?
Sosyal medyada paylaştıkları videolarla gündem olan 'fenomen öğretmenler' eğitim dünyasını ikiye böldü. Bu yeni akım, öğrencilerle bağ kurmanın modern bir yolu mu, yoksa mesleğin saygınlığını zedeleyen bir şov mu? İşte tüm yönleriyle fenomen öğretmen tartışması.
Sosyal medyanın hayatın her alanına girmesiyle birlikte, öğretmenlik mesleği de dijital bir dönüşümün eşiğinde. Son dönemde özellikle TikTok ve Instagram gibi platformlarda popülerleşen ve "fenomen öğretmen" olarak anılan eğitimciler, ders anlatımlarından çok, trend akımlara katıldıkları veya gösteri odaklı içeriklerle dikkat çekiyor.
Bu durum, eğitim camiası ve veliler arasında hararetli bir tartışma başlattı. Bir grup, bu öğretmenlerin teknolojiyi kullanarak Z kuşağıyla daha kolay iletişim kurduğunu, dersleri monotonluktan kurtarıp eğlenceli hale getirdiğini savunuyor. Onlara göre bu yöntem, öğrencilerin okula ve derslere olan ilgisini artırmak için modern bir araç.
Ancak madalyonun diğer yüzünde ciddi endişeler var. Diğer bir kesim ise öğretmenlik mesleğinin ciddiyetinin ve saygınlığının zedelendiğini düşünüyor. Sınıfların birer video çekim setine, eğitimin ise beğeni ve takipçi kazanma yarışına dönüştüğünü belirten bu görüş, asıl odağın pedagojik formasyon ve kaliteli eğitim olması gerektiğini vurguluyor.
Eğitim uzmanları, teknolojinin eğitimdeki rolünün yadsınamaz olduğunu kabul etmekle birlikte, kritik bir soruya dikkat çekiyor: Amaç, öğrencinin zihinsel gelişimine katkı sağlamak mı, yoksa sosyal medyada popüler olmak mı? Öğretmenlerin dijital dünyadaki varlığı ile mesleki etik arasındaki ince çizginin nasıl korunacağı, önümüzdeki dönemin en önemli gündem maddelerinden biri olmaya devam edecek gibi görünüyor.