Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) kadrosunda norm fazlası durumuna düşen öğretmenlerin, yaşadıkları yerden saatlerce uzaklıktaki eğitim kurumlarına atanması sorunu devam ediyor. Aile düzenlerini korumak adına her gün uzun ve yorucu yolculuklar yapmak zorunda kalan öğretmenler, yeni okullarında beklemedikleri bir zorlukla daha karşılaşıyor.

İddialara göre, bazı okul müdürleri, bu zorlu süreci yaşayan öğretmenlere destek olmak yerine, durumu daha da güçleştiren bir tutum sergiliyor. Özellikle branş öğretmenlerinin, uzun yolculuklarını dikkate alarak ders programlarında esneklik talep etmeleri, okul yönetimleri tarafından sert bir şekilde geri çevriliyor. Bu durum, öğretmenler arasında 'mobbing' olarak nitelendirilen psikolojik baskı iddialarını gündeme getiriyor.

Yaşanan bu olumsuzluklar, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in eğitim-öğretim yılı başında yaptığı açıklamalarla çelişiyor. Bakan Tekin, öğretmenlerin huzur ve mutluluğunun önemine vurgu yaparak, eğitim kalitesinin artırılması için olumlu bir çalışma ortamının gerekliliğini belirtmişti. Ancak sahadaki bazı uygulamaların, bu vizyonla örtüşmediği görülüyor.

Eğitim camiasında en çok tartışılan konulardan biri de öğretmen sendikalarının bu süreçteki sessizliği oldu. Öğretmenlerin haklarını savunması ve yaşadıkları mağduriyetleri dile getirmesi beklenen sendikaların, norm fazlası öğretmenlerin yaşadığı bu çifte sıkıntı karşısında etkisiz kalması eleştirilere neden oluyor.