Devlet memurları arasında sıkça merak edilen bir konu, hastalık nedeniyle alınan istirahat raporunun süresi dolmadan göreve dönülüp dönülemeyeceğidir. Özellikle kendisini iyi hisseden ve işine bir an önce başlamak isteyen memurlar, bu sürecin nasıl işlediğini araştırmaktadır.

Peki, bir memur, aldığı istirahat raporunun süresi dolmadan görevine dönmek isterse ne olur? İyileştiğini beyan etmesi yeterli midir, yoksa yeni bir rapor alması mı gerekir? Bu sorunun cevabı, hem memurun sağlığını hem de kurumun hukuki sorumluluğunu koruyan net kurallara dayanmaktadır.

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve ilgili yönetmelikler, hastalık izinleri ve göreve başlama süreçlerini açıkça düzenlemektedir. Mevzuata göre, bir memurun sağlık durumunun iyileşip iyileşmediğine karar verecek olan kişi ne memurun kendisi ne de kurum amiridir. Bu değerlendirme yetkisi, yalnızca tıp doktorları veya sağlık kurullarındadır.

Bu temel ilke doğrultusunda, kendisine verilen istirahat süresi bitmeden görevine başlamak isteyen bir devlet memurunun, durumunu yeniden değerlendirmesi için bir hekime başvurması gerekmektedir. Hekim tarafından yapılacak muayene sonucunda, memurun sağlık durumunun görevini yapmaya elverişli olduğu tespit edilirse, bu durumu belgeleyen yeni bir rapor düzenlenir.

Sonuç olarak, rapor süresi bitmeden işe dönme talebinde bulunan memurun, görevini yapmasında sakınca bulunmadığını belirten ve 'iyileştiğine dair' hekim raporunu kurumuna ibraz etmesi zorunludur. Aksi takdirde, rapor süresi dolana kadar izinli sayılmaya devam edecektir. Bu uygulama, hem çalışanın sağlığının riske atılmasını önlemekte hem de olası bir iş kazası veya hastalığın nüksetmesi durumunda idarenin sorumluluğunu güvence altına almaktadır.