Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Çakırcı, kaleme aldığı köşe yazısıyla sendikal alandaki tartışmalara net bir yanıt verdi. Toplu sözleşme sürecinin ardından Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'na neden başvurmadıklarını açıklayan Çakırcı, bu kararın memurların haklarını korumaya yönelik bilinçli bir strateji olduğunu vurguladı.

Çakırcı, Hakem Kurulu'na başvurmama kararının, uzun soluklu mücadeleler sonucu elde edilen 58 kazanımın riske atılmasını önlemek amacıyla alındığını belirtti. Buna karşın Kurul'a üye göndererek mevcut hakların korunmasını garanti altına aldıklarını ifade eden Çakırcı, "Hem Hakem'e başvurmama hem de üye gönderme kararı, memurların hak kaybına uğramasına izin vermeme hassasiyetimizin bir sonucudur. Kararlılığımızın ve emek mücadelemizin sınanmaya ihtiyacı yoktur," dedi.

Geçmişteki eylemlerine de atıfta bulunan Çakırcı, 25 bin kişilik miting, Maliye Bakanlığı'na yürüyüş ve iş bırakma gibi eylemlerle Memur-Sen'in her zaman emeğin hakkı için mücadele ettiğini hatırlattı.

Meclis'i Adres Gösterenlere 8 Kritik Soru

Ramazan Çakırcı, Hakem Kurulu yerine Meclis'i çözüm adresi olarak gösteren diğer sendikalara yönelik sert eleştirilerde bulundu ve şu 8 soruyu yöneltti:

1. Toplu sözleşmede talepleri kabul etmeyen hükümetin, Meclis'te bu artışları vereceğinin garantisi nedir?
2. Uzlaşmazlık tutanağındaki 58 maddenin Meclis'te zarar görmesi durumunda, 3 milyon memurun mali kaybını kim üstlenecek?
3. Meclis'teki sayısal çoğunluk, kamu işverenini temsil eden mevcut hükümette değil mi?
4. Muhalefet, bugüne kadar bütçe kanununda memur maaşları lehine hangi değişikliği yapabildi?
5. Meclis'te 58 maddenin tamamının görüşülerek yasalaşacağını kim garanti edebilir?
6. Muhalefet baskısıyla kazanım elde edileceği iddia ediliyorsa, bu baskı neden Hakem Kurulu için kullanılmıyor?
7. Son 20 yılda muhalefetin baskısıyla kamu çalışanları lehine hangi mali düzenleme yasalaştı?
8. Hakem Kurulu'nun varlığı, Meclis'te yapılacak olası bir düzenlemeye hangi engeli teşkil ediyor?

"Yalanlarınızın Altında Boğulacaksınız"

Sosyal medya üzerinden yürütülen algı operasyonlarına ve eleştirilere de değinen Çakırcı, "Memurlar üzerinden kirli hesap yapanların, ucuz polemik peşinde koşanların ve siyasi vesayet altındaki kişilerin yürüttüğü algı operasyonları boş laftan ibarettir," ifadelerini kullandı. Çakırcı, sözlerini şöyle tamamladı: "Onların derdi memurun hakkı değil, Memur-Sen'in varlığıdır. Biz Türkiye'nin en büyük emek hareketiyiz ve güçlenmeye devam edeceğiz. Sizler ise yalanlarınızın altında boğulup gideceksiniz."