Kamuda Kıyafet Tartışması Yeniden Alevlendi: Eğitim-Bir-Sen'den Yöneticilere 'Kravat' Uyarısı

Eğitim-Bir-Sen, kamuda yeniden alevlenen kılık kıyafet tartışmalarına sert tepki gösterdi. Bazı yöneticilerin kravat zorunluluğu gibi uygulamalarla 'eski yasakçı zihniyeti' hortlatmaya çalıştığını belirten sendika, kazanılmış haklardan geri adım atılmayacağını vurguladı.

Kamuda Kıyafet Tartışması Yeniden Alevlendi: Eğitim-Bir-Sen'den Yöneticilere 'Kravat' Uyarısı

Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz, kamuda yeniden gündeme gelen kılık kıyafet tartışmalarına ilişkin kaleme aldığı yazıyla sendikanın net tavrını ortaya koydu. Yavuz, geçmişin yasakçı zihniyetinin hortlatılmasına asla izin vermeyeceklerini belirtti.

Türkiye'de 12 Eylül askeri darbesi sonrası yürürlüğe giren “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik” nedeniyle büyük insan hakları ihlallerinin yaşandığını hatırlatan Yavuz, binlerce kadın memurun işten çıkarıldığını ve üniversite öğrencilerinin eğitim hayatının sonlandırıldığını ifade etti. O dönemde “kamusal alan” kavramının genişletilerek başörtülü kadınların sosyal hayattan dışlandığına dikkat çekti.

Geçmişte yaşanan bu baskıların toplumsal hafızada derin izler bıraktığını vurgulayan Yavuz, "Tarih, inancına ve özgürlüğüne düşkün bir milletin yasaklarla kontrol altında tutulamayacağını göstermiştir. Akan gözyaşı ve örgütlü mücadele, zulüm düzenini bir gün mutlaka yıkar. Nitekim öyle de oldu" ifadelerini kullandı.

Bu mücadelenin en önemli dönüm noktalarından birinin, Eğitim-Bir-Sen’in 15 Mart 2013'te başlattığı sivil itaatsizlik eylemi olduğunu belirten Yavuz, bu eylem sayesinde kamuda kıyafet serbestliğinin sağlandığını ancak bazı yöneticilerin hala “eski Türkiye” alışkanlıklarından kurtulamadığını dile getirdi.

Son günlerde bazı yöneticilerin çalışanlara kravat, kumaş pantolon gibi zorunluluklar getirme girişimlerini eleştiren Yavuz, şunları kaydetti: "Kamuda kıyafet serbestliği, zorlu bir mücadelenin ardından toplumsal bir uzlaşıyla çözülmüştür. Bugün farklı gerekçelerle bu konunun yeniden tartışmaya açılması, bize eski dönemleri hatırlatan bir geriye gidiş adımıdır. Bu tür girişimler hukuk denetiminden geçemez ve toplumsal huzuru bozar."

Öğretmenlerin kıyafetlerine yönelik tartışmalara da değinen Yavuz, çözüm önerisi olarak, "Ergenlik çağındaki öğrencilerin dersine giren bir öğretmenin kıyafetinin sınırlarını pedagoji bilimi belirlesin. Bu bilimsel çerçeveye hepimiz uyalım" dedi.

Yazının sonunda yöneticilere yönelik çarpıcı bir tavsiyede bulunan Yavuz, "Makamınıza özenli giyinmiş ama kravatsız bir memur veya öğretmen girdiğinde rahatsız oluyorsanız, siz de kravatınızı çıkarın. Deneyin, rahatlayacaksınız. Korkmayın, hiçbir şey olmaz ve bu anlamsız mesele kendiliğinden kapanır" çağrısında bulundu.

Eğitim-Bir-Sen'in kazanılmış haklardan geri adım atılmasına asla müsaade etmeyeceğini vurgulayan Yavuz, "Yasakların en karanlık dönemlerinde bile cesaretle mücadele edenlerin azmini kimse gölgede bırakamaz. Başa dönmeyi asla kabul etmeyiz" diyerek sözlerini noktaladı.