Yeni eğitim öğretim döneminin başlamasıyla birlikte, Türkiye'deki okullarda yaşanan öğretmen açığı bir kez daha ücretli öğretmen görevlendirmeleriyle kapatılmaya çalışılıyor. Ancak bu yıl da yapılan görevlendirmeler, liyakat ve eğitim kalitesi tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Sosyal medyada hızla yayılan ve büyük tepki çeken listeler, eğitim fakültesiyle ilgisi olmayan çok sayıda kişinin, kritik branşlarda derse gireceğini ortaya koydu. Listelere göre; işletme, iktisat, maliye, kamu yönetimi, hemşirelik ve hatta arkeoloji gibi bölümlerden mezun olanlar; sınıf öğretmenliği, fen bilimleri, İngilizce ve ilköğretim matematik gibi temel derslere öğretmen olarak atandı.

Eğitim camiası, bu durumun hem öğretmenlik mesleğinin saygınlığını zedelediğini hem de öğrencilerin nitelikli eğitim hakkını gasp ettiğini savunuyor. Alanında uzman olmayan kişiler tarafından verilen derslerin, öğrencilerin geleceği üzerinde onarılmaz etkilere yol açabileceği endişesi dile getiriliyor.

Eğitim sendikaları ise sorunun ana kaynağının yetersiz kadrolu öğretmen ataması olduğuna dikkat çekiyor. Sendikalar, geçici ve liyakatsiz çözümler yerine, acilen ihtiyaç duyulan tüm branşlarda yeterli sayıda kadrolu öğretmen ataması yapılması için Milli Eğitim Bakanlığı'na çağrıda bulunuyor.