Danıştay'dan Emsal Nitelikte KHK Kararı: Bank Asya, SMS ve 'Mecburi Çalışma' İltisak Sayılmadı
Danıştay, KHK ile ihraç edilen bir kişi hakkındaki kritik davada son noktayı koydu. 'İşsizlik nedeniyle FETÖ iltisaklı okulda çalıştım' savunmasını kabul eden Yüksek Mahkeme, Bank Asya'daki maaş hesabı ve tek seferlik bağışı irtibat için yeterli delil görmedi.
Yargıdan, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kamu görevinden ihraç edilen binlerce kişiyi ilgilendiren emsal niteliğinde bir karar geldi. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (İDDK), OHAL Komisyonu'nun ret kararını bozarak, FETÖ/PDY ile iltisak ve irtibat suçlamalarında sunulan delillerin yetersiz olduğuna hükmetti.
Yüksek Mahkeme, davacının "Uzun süren işsizlik döneminin ardından ekonomik zorunluluklar nedeniyle sadece o okulda iş bulabildim" şeklindeki savunmasını dikkate değer buldu. Kararda, örgüte müzahir bir kurumda çalışmanın tek başına, örgütsel bir talimat veya amaçla yapıldığına dair somut bir kanıt olmadan irtibat delili sayılamayacağı vurgulandı.
Dosyadaki en önemli delillerden biri olan Bank Asya hesabı da mercek altına alındı. İDDK, hesaptaki hareketlerin maaş ödemeleri ve rutin bankacılık işlemleriyle sınırlı olduğunu, örgüt liderinin talimatı sonrası hesapta örgütsel bir amaçla yapılmış herhangi bir para artışı tespit edilmediğini belirtti. Bu nedenle maaş hesabının varlığı, bir irtibat kanıtı olarak kabul edilmedi.
Davacı aleyhine sunulan diğer deliller de yetersiz bulundu. Cihan Medya'ya yapılan bir ödemenin (gazete/dergi aboneliği) ve Kimse Yok Mu Derneği'ne gönderilen tek bir SMS bağışının, örgütsel bir saikle yapıldığını göstermediği ifade edildi. Ayrıca, telefonda bulunan "KakaoTalk" uygulamasının kalıntısının, bazı telefon modellerinde varsayılan olarak gelebildiği için tek başına bir anlam ifade etmediği karara bağlandı.
Kararda, davacının aynı suçlamalarla yargılandığı ceza davasından kesinleşmiş beraat kararı aldığına da dikkat çekildi. Tüm bu değerlendirmeler sonucunda İDDK, Bölge İdare Mahkemesi'nin ret yönündeki ısrar kararını bozdu ve dosyayı yeniden görüşülmek üzere mahkemeye gönderdi. Bu karar, iltisak ve irtibat değerlendirmelerinde somut, kişiselleştirilmiş ve nitelikli delillerin aranması gerektiği ilkesini bir kez daha teyit etti.