Kamuoyunda sıkça tartışılan "memurun mesai dışı davranışları disiplin cezasına konu olur mu?" sorusuna Danıştay'dan net bir yanıt geldi. Yüksek Mahkeme, özel hayatında bacanağına hakaret ve tehdit içerikli mesajlar gönderen bir polis memuruna verilen 6 ay kısa süreli durdurma cezasını hukuka uygun buldu.

Olay, Elazığ'da görevli bir polis memurunun, bacanağıyla yaşadığı ailevi bir anlaşmazlık sonucu cep telefonundan sinkaflı ifadeler içeren mesajlar göndermesiyle başladı. Emniyet Genel Müdürlüğü, memurun bu davranışını "hizmet dışında resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığı ve güven duygusunu sarsmak" olarak değerlendirerek hakkında disiplin soruşturması başlattı ve 6 ay meslekten men cezası verdi.

Sürecin yargıya taşınmasıyla Elazığ 1. İdare Mahkemesi, olayın mesai saatleri dışında ve tamamen özel hayatta gerçekleştiği, memurun polislik sıfatını kullanmadığı gerekçesiyle cezayı iptal etti. Kararda, bu durumun polislik mesleğinin saygınlığını sarsacak nitelikte olmadığı belirtildi.

Ancak Elazığ Valiliği'nin kararı temyiz etmesi üzerine dosya Danıştay 2. Dairesi'ne geldi. Yüksek Mahkeme, yerel mahkemenin kararını bozarak emsal niteliğinde bir hükme imza attı. Danıştay, her ne kadar olayın adli boyutu şikayetten vazgeçme nedeniyle kapanmış olsa da, bir polis memurunun kullandığı ifadelerin ve sergilediği davranışların kabul edilemez olduğuna dikkat çekti.

Kararın gerekçesinde, "Davacının attığı mesajlar, bir polis memurunun resmi sıfatının gerektirdiği saygınlığa yakışmayan bir davranıştır. Bu haliyle polise duyulan güveni de sarsacak nitelikte olduğu açıktır" ifadelerine yer verildi. Danıştay, bu nedenle verilen disiplin cezasında hukuka aykırılık bulunmadığına oybirliğiyle karar verdi. Bu karar, tüm kamu personelinin mesai saatleri dışında dahi olsa davranışlarının, mesleki saygınlık ve kamu güveni açısından değerlendirilebileceğini ortaya koydu.