Kızılay Maden Sularında Yüksek Orandan Arsenik Tespit Edildi

Kızılay ile ilgili ortaya atılan iddialar gün geçtikçe artıyor. Şimdi de Kızılay’ın maden suyunda insan sağlığını etkileyecek şekilde yüksek miktarda arsenik (ağır metaller) tespit edildiği ortaya çıktı.

Kızılay Maden Sularında Yüksek Orandan Arsenik Tespit Edildi

Migros 2019 yılında Kızılay´ın Afyon´daki fabrikasında üretilen maden sularından satın aldı. Migros alınan maden sularını 28 Mayıs 2019´da özel bir laboratuvarda analiz ettirdi.

BirGün’den İsmail Arı'nın haberine göre, yapılan analiz sonucunda Kızılay´a ait maden suyundaki arsenik oranının olması gereken sınır değerinin iki katı olduğu belirtildi.

Yer alan belgelerde maden suyu için arsenik sınır değerinin en fazla 10 mikrogram\litre olması gerektiği belirtiliyor. Ancak Kızılay’ın maden suyunda 20 mikrogram\litre arsenik tespit edildiğinin altı çizildi. Analizi gerçekleştiren laboratuvar, maden suyunun halk sağlığı için uygun olmadığını belirterek analiz sonuçlarını Migros’a gönderdi.

Skandal sonrası Migros, Kızılay ile iletişime geçti. Muğla’daki deposundan 32 palet olarak bulunan yaklaşık 76 bin şişe maden suyunun Kızılay’a iade süreci başlatıldı.

Migros, Muğla´da bulunan deposundaki 2 TIR maden suyunu iade almasını istedi. Migros’un ise  kurum içi yazışmalarında “depoda alan sıkıntısı yaşandığı, Kızılay’ın ‘bloke edilen’ maden sularını teslim alması’ gerektiği” şeklinde ifadelere yer verildi.

Ne yazık ki Migros’un ülke genelindeki diğer depolarından ne kadar maden suyunu iade ettiği ise henüz bilinmiyor.

Öte yandan  Kızılay’ın yüksek oranda arsenik tespit edilen maden sularını başka hangi marketlere sattığı da yanıt bekleyen bir başka soru.

Diğer kafa karıştıran bir diğer konu ise, Kızılay’ın iade aldığı maden sularını da imha etmeyip yeniden satışını yaptığı ileri sürülüyor.

Habere göre Gıda Mühendisi ve Akademisyen Dr. Bülent Şık, "Ülkemizde yürürlükte olan ve ‘Doğal Mineralli Sular Hakkında Yönetmelik’ başlığını taşıyan mevzuata göre maden sularındaki arsenik miktarının litrede 10 mikrogramı geçmemesi gerekir. Bu sınır değerleri aşan maden sularının piyasaya sunulmaması gerekir. Aksi takdirde yönetmelikte de açık olarak belirtildiği gibi bir halk sağlığı riski ortaya çıkar. Arsenik insan sağlığına zararlı, çeşitli toksik etkileri olan ağır metallerden biridir” dedi.

“Çevre kirliliğinin yoğun olduğu bölgelerde de gıdalara ve sulara arsenik bulaşabilir. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC) arsenik ve inorganik arsenik bileşikleri insanlar için kansere yol açan toksik bileşenler olduğunu belirtmektedir. İnorganik formları çok daha zehirlidir” diyen Şık sözlerine şöyle devam etti:

“Arsenik içeren gıdaların yenmesi ve arsenikle kirlenmiş suların içilmesi deri, mesane ve akciğer kanserine yakalanma riskini arttırmaktadır. Buna ek olarak, uzun süreli maruz kalmanın kalp hastalıklarına ve diyabete yol açabileceği de belirtilmektedir. Çocuklar toksik kimyasalların olumsuz etkilerin yetişkinlere kıyasla daha duyarlıdır. Yaş ne kadar küçükse maruz kalma sonucu oluşacak olumsuz etkiler de o ölçüde fazla olur. Dolayısıyla maden sularındaki arsenik çocuk sağlığı için daha büyük bir risk oluşturur. Dünya Sağlık Örgütü, arsenik maruziyetinin olumsuz gebelik sonuçları, bebek ölümleri ve erken çocukluk yaşlarında kanser, akciğer hastalığı, kalp krizi ve böbrek yetmezliği gibi hastalıklarla ilişkili olduğunu belirtmektedir. Yine, çok sayıda çalışma, arsenik maruziyetinin çocuklarda bilişsel gelişim, zekâ ve hafıza üzerindeki olumsuz etkilerini göstermiştir ve bu sorun ülkemiz için kanımca kritik önem taşır.

Maden sularını tüketmenin iyi bir şey olduğuna dair yaygın bir kanaat var toplumda ama işte arsenik ile ilgili analiz raporu bu kanaatin ne kadar yanlış olduğunu gösteriyor. Anne ve babalar bu tip ürünlerin içerdiği risklere karşı uyanık olmalı. Ama unutmayalım gıda güvenliğini sağlamak, halk sağlığını korumak kamu kurumlarının işidir. Gıdalar, su, maden suyu vb. içeceklerdeki arsenik miktarının dikkatle kontrol edilmesi gerekir. Öte yandan Kızılay’daki yöneticilerin durumdan haberdar olduğu halde arsenikli ürünleri piyasaya sunmasının da yargılanmayı gerektirecek bir suç teşkil ettiğini düşünüyorum.”

Migros yetkilileri bu konuya dair açıklama yapmayacağını belirtiyor.

Maden suyunu üreten Kızılay’a bağlı Kızılay İçecek Şirketi’nin Genel Müdürü Metin Kul ise şu açıklamayı yaptı:

“Kızılay Maden Sularına ilişkin olarak halk sağlığını tehlikeye atacak bir emareye rastlanmamıştır. Perakendeci şirketler zaman zaman raflarındaki ürünleri rastgele olarak çeşitli testlere tabi tutmaktadırlar. Bu testlerde kullanılan yöntem farklılıkları, analiz sonucunu etkileyebilecek çevresel faktörler veya laboratuvar tespit limitleri gibi sebeplerle tedarikçi ile perakendecinin sonuçları arasında sapma söz konusu olabilmekte ve analizlerin tekrarına ihtiyaç duyulmaktadır. Sözü edilen konu da bu durumdan ibarettir. Yeniden ve aynı yöntemlerle testler farklı akredite laboratuvarda da olmak üzere tekrar edilmiş ve herhangi bir uygunsuzlukla karşılaşılmamıştır. Ancak analiz ve değerlendirme süreci devam ederken, satış noktasında Kızılay maden suyu’nun arzının devamı için bir parti ürün geri çekilmiş ve yerine yenisi konulmuştur.”