Oral, İçişleri Bakanı Soylu’nun 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi’ni BAE’nin desteklediği sözlerine ve gazetelerde yer alan manşetlere değinerek “AK Parti’nin dış güçler ittifakı hayırlı olsun” dedi.

İYİ Partili Oral’ın konuşmasının satır başları şunlar: 

PKK ile İşbirliği Yapan BAE’ye SİHA da Satacak mısınız?

“Birleşik Arap Emirlikleri ile 13 uluslararası anlaşmanın imzalandığını öğrenmiş bulunmaktayız. Mesela İletişim Başkanımız medya ve iletişim alanında işbirliği öngören bir anlaşmaya imza atmıştır. Bu anlaşmayı görünce Yeni Şafak’ın şu manşeti hemen aklımıza gelmiştir. “Emirin Siber Casusları”. Sormak istiyorum: Şimdi biz Emir’in siber casuslarıyla iletişim ortaklığı mı yapacağız?

Bir başka manşet: “BAE – PKK Hattı Çocuk Ticareti.” Altında da şöyle yazıyor: “Libya, Mısır, Sudan ve Yemen de kan döken Birleşik Arap Emirlikleri” Bakıyoruz kan döken, PKK ile çocuk ticareti yapan Birleşik Arap Emirlikleri ile Savunma Sanayi alanında anlaşma imzalamışız. Sormak istiyorum PKK ile işbirliği yapan Emirliklere SİHA da satacak mısınız? 

15 Temmuz ve FETÖ’nün Arkasında BAE Yok muydu?

Bir başka manşet de bu: “Şerefsiz bunlar.” Sayın Cumhurbaşkanının masaya oturduğu veliaht prensin sosyal medya trolü olduğu iddia edilen bir şahsın, Peygamber efendimiz ve ashabıyla alakalı çirkin sözleri haklı olarak böyle tanımlanmıştı gazetede. Veliaht prensin bu trolü de görüşmelerinizde var mıydı merak ediyoruz. İletişim başkanının imzaladığı anlaşmadaki medya ve iletişim işbirliğine bu kişi de dahil mi onu da sormak istiyoruz. Son olarak da hepimizin bildiği İçişleri Bakanı Sayın Soylu’nun 15 Temmuz darbe girişimi ve FETÖ’nün arkasında Birleşik Arap Emirliklerinin olduğu sözlerini hatırlıyoruz. Hiç zihnimizden çıkmayan bu sözler AK Parti iktidarının FETÖ ile mücadelesinin ne kadar da sanal ve sözde olduğunun uluslararası bir göstergesi olarak karşımızda duruyor. Sayın Cumhurbaşkanının övgüler düzdüğü, “sorumluluklarının bilincinde” diye tanımlandığı “Büyük Türkiye mücadelemizde bizleri yalnız bırakmamıştır” dediği Yeni Şafak gazetesinin manşetleri bunlardır. 

İktidar Seçimi Kaybetmemek İçin Millet İttifakı’na katılma başvuru bile yapabilir

Şimdi sormak istiyorum: Övgüler düzdüğünüz bu medya kuruluşu mu yalan haber yapmıştır yoksa iktidar bu gerçekleri bile bile, FETÖ ile işbirliğini göre göre Birleşik Arap Emirlikleriyle masaya mı oturmuştur? Ülkeyi soktuğunuz ekonomik krizden sanal olarak çıkarmak için Emirliklerin şaibeli yönetiminden, kanlı parasından ve İsrail ile olan ilişkilerinden dahi medet ummaktasınız. Ben bu anlaşmaların tamamını seçim yatırımı olarak görüyorum. AK Parti iktidarı seçimlere giderken her türlü sözünü yutacak her türlü hakaretini görmezden gelecektir. İsrail Cumhurbaşkanını Türkiye’de ağırlayacak olan AK Parti iktidarıdır. Birleşik Arap Emirlikleriyle masaya oturan AK Parti iktidarıdır. İktidar bu gidişle seçimi kaybetmemek için Millet İttifakı’na katılma başvurusu yaparsa hiç şaşırmayın.

Dış Güçler İttifakı Hayırlı Olsun

Kısacası iktidar her zaman kendi suçunu örtmek için sığındığı “dış güçlere” bu sefer gerçek manada sığınmıştır. Biz de “Dış güçlerle ittifakınız hayırlı olsun” demek düşmektedir. Ülkemizi bu ilkesiz dış politika ve ekonomik krize sokan ortak akıl ve demokrasiden uzak Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemidir. Bu mutasyon geçirmiş hükümet sisteminden kurtuluş için toplumsal bir uzlaşı şart olmuştur. Bu uzlaşının fotoğrafı da geçtiğimiz günlerde altı siyasi genel başkanının katılımıyla verilmiştir. Bu fotoğraf öncelikle toplumsal olarak demokrasi yönünde hareket edecek bir siyasetin inşasını sağlayacaktır. 

Millet İttifakı AK Parti’yi de Siyasi Gerginlikten Kurtaracaktır

Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişle başlayacak siyasi iklimde AK Parti ve MHP de ülke menfaatleri için böyle fotoğraf karelerine rahatça girebileceklerdir. O yüzden üzülmesinler. Yüzlerce tweet atıp nereden karalarız derdine düşmesinler. Millet ittifakı sizi de bu siyasi gerginlikten kurtaracaktır. Millet İttifakı sizi “dış güçlerle” ittifak yapma zorunluluğundan da kurtaracaktır. Ancak bu zamana kadar asıl gündeminizin ekonomi olduğunu unutmamalısınız.

Vatandaş TÜİK’e değil, içi boş baklavanın, içi boş tostun açıkladığı verilere güvenmektedir 

Sayın Cumhurbaşkanının tabiriyle biraz “yaygara” yapmak istiyorum. İktidar ekonomiyle alakalı yüzeysel bazı önlemler almaya çalışmaktadır. Ancak görüyoruz ki bunu tamamen enflasyon verilerini manipüle etmek için yapmaktadır. Ankara’da siyasi hayatının en büyük yenilgisini almış olan Sayın Özhaseki “Enflasyon düşerse oylarımız artar” açıklaması yapmıştır. Görünen o ki AK Parti TÜİK eliyle enflasyon verilerini düşük göstermek için önlem almayı tercih edecektir. Ancak unutulan bir şey vardır. Vatandaş sizin açıkladığınız rakamlara asla güvenmemektedir. Vatandaş artık içi boş baklavanın, içi boş tostun açıkladığı verilere güvenmektedir. Vatandaş markete, pazara gittiğinde evine faturalar geldiğinde gördüğü tabloyu değerlendirmektedir.

Elektrik Faturalarının Parasını Başka Vergilerle Çıkaracaksınız

Pek çok alanda dışa bağımlı hale getirdiğiniz Türkiye, bu kadar değersizleşmiş bir para birimiyle asla güçlü bir ekonomiye erişemeyecektir. Enerjide dışa bağımlı bir Türkiye istediğiniz kadar vergi düşürün yine o faturaları vatandaşın ödeyebileceği hale getirmeyi iktidar yüzünden başaramayacaktır. Enerjiyi sübvanse etmeye devam ettikçe başka yerlerde de vergi artışları yapılacaktır. Çünkü kaynakları üç beş müteahhitte, çok maaşlı bürokratlara, lükse ve şatafata harcamaktasınız. Çünkü vatandaş evde elektrik yakamazken siz Beştepe’de sarayınızı Bakan Nebati Bey’in gözleri gibi ışıl ışıl yakmaktasınız. Yaptığınız her hareket bir tarafı düzeltirken başka bir yeri bozmaktadır. Artık çıkmaz sokaktasınız. Kendinizle birlikte Türk milletini de o çıkmaz sokağa hapsetmeye çalışmaktasınız. Ancak Türk milleti size muhtaç değildir. Sizi bu ülkeye iktidar yaptığı gibi göndermesini de bilecektir. 

Gençler Ekonomik Krizden Ağır Etkilendiler Yurt Dışına Gitmek İstiyorlar

Ekonomik kriz en çok bu ülkenin geleceğini vurmaktadır. Ülkemizin gençleri ekonomik krizden ağır bir şekilde etkilenmektedir. Yurtdışında az da olsa bir eğitim alabilmek hayal olmuştur. Ceplerinde ortalama bir telefonla gezebilmek şuursuzca saldırıya uğrama sebebi olmaktadır. Gençlerin iş bulması gittikçe daha zor şartlara bağlanmaktadır. Alınan eğitimlerin karşılığı asla olmamaktadır. Gençler sosyal faaliyetlerde bulunmak, tiyatroya sinemaya gidebilmek için harcanacak paraları harçlıklarıyla karşılayamamaktadır. İşte bu ekonomik tablo gençleri ülkemizden ayrılmaya itmektedir. 

Her gün Türkiye Bir Doktor, Bir Mühendis, Bir Yazılımcı Kaybediyor

Biz her gün sosyal medyada “Türkiye bir doktor, mühendis, yazılımcı kaybetti Avrupa’daki şu ülke bir motorlu kurye kazandı, garson kazandı” gibi ifadeleri görmekteyiz. Bu ülkenin gençlerini Avrupa’da mesleklerine asla uymayan işleri yapmaya mahkum eden iktidar Türkiye’nin geleceğini karartmaktadır. Kısacası bu iktidar elektrik faturalarıyla evleri kararttığı kadar geleceğimizi de karartmaktadır. Siz bunlara yaygara diyebilirsiniz ama bu milletimizin gerçek düşünceleridir. Eğer biraz bu millete sevginiz varsa “enflasyon düşerse oylarımız artar” demek yerine “bu milleti gitsek de kalsak da nasıl düzlüğe çıkarırız” diye düşünmelisiniz.”