Anayasa Mahkemesi kararına göre, Türk Medeni Kanunu'nda evli kadının kocasının soyadını alacağı fakat, evlendirme memuruna ya da daha sonrasında nüfus müdürlüğüne yapacağı yazılı başvuru sonrasında kocasının soyadının önünde daha önce kullandığı soyadını da kullanabileceği, kadının evli olmadan önce soyadını evli olduktan sonra tek başına kullanamayacağınını belirten maddenin ilk cümlesi iptal edilmişti. Bu kapsamda AYM, TBMM’ye 'kadın ve erkek eşitliği ile ilgili uygun bir düzenleme' yapılabilmesi adına 9 ay gibi bir zaman dilimi tanımıştı.

Yüksek Mahkeme'nin 28 Nisan'da yayımladığı Resmi Gazete'nin yayımlanma süresi 28 Ocak'ta sona erdi. Bu dönemde TBMM'nin konuyla ilgili yasa çıkarması gerekiyordu.

Söz konusu düzenlemelerin de yeni yargı paketi içeriğinde ele alınacağı bilgisine ulaşıldı.

İPTAL KARARININ İÇERİĞİNDE CİNSİYETLER ARASINDAKİ 'EŞİTSİZLİKTİR' İBARESİ YER ALMAKTA

Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararında kadın-erkek eşitsizliğinin olduğu açıkça belirtildi. İptal kararındaki değerlendirme şöyle:

“Erkek, evlenmeden önce kendi soyadını tek başına kullanabilirken kuralla kadın evlenmeden önce kullandığı soyadını evlendikten sonra sadece kocasının soyadının önünde kullanabilir öngörüsü olduğundan karşılaştırmaya müsait olarak benzer halde olan eşlerin arasında cinsiyet temel dueumunda farklı muamelelerin yapıldığı açıktır."