Milyonlarca erkek tehlikede! Bu hastalık erkekleri kıskacına alıyor

Uzman isim uyarılarda bulundu! Bu hastalık en fazla erkeklerde görülmekte! Detaylar haberimizde.

Milyonlarca erkek tehlikede! Bu hastalık erkekleri kıskacına alıyor

Uzmanlar, kalıtsal bir kan pıhtılaşma bozukluğu olan hemofilinin en sık erkeklerde görüldüğü konusunda uyardı. Tüm detaylara haberimizi okuyarak ulaşabilirsiniz.

EN SIK EREKLERDE GÖRÜLMEKTE

Kalıtsal bir kanama bozukluğu olan hemofili, çoğunlukla taşıyıcı annelerin oğullarında görülür. Kocaeli Şehir Hastanesi'nde Çocuk Hematoloji-Onkoloji Uzmanı Dr. Dr. Büşra Topuz Türkcan, 17 Nisan Dünya Hemofili Günü kapsamında önemli bilgiler verdi. Türkan, “Dünya çapında 7,5 milyondan fazla insan kalıtsal kan pıhtılaşma bozukluklarından mustarip. Hemofili, kanın pıhtılaşma sisteminde rol oynayan faktör 8 ve 9'un doğuştan kusurları sonucu ortaya çıkan, yaşam boyu süren bir hastalıktır. X kromozomu tarafından miras alınan bir kanama bozukluğu olan hemofili A, 5000 doğumda 1'de görülür. Semptom B, 30.000 doğumda 1'de görülür. Hastaların üçte birinin aile öyküsü yoktur. Hastalık öncelikle taşıyıcıların oğullarında görülür." ifadesini kullandı. Belirtilerden bahseden Dr. Türkan, "Bebeklik döneminde özellikle emekleme sonrası kolay morarma, spontan eklem ve kas içi kanamaların varlığı, bir işlem veya travma sonrası beklenenden uzun süren kanama öyküsü varlığı kanama sıklığını ve hemofiliyi düşündürür" diye konuştu. 

En Sık Erkeklerde Görülmekte

"Plazmadaki normal faktör aktivitesi yüzde 50-150 olmakla birlikte %1'den azı şiddetli hemofili, %1-5'i orta hemofili, %5 ve üzeri ise hafif hemofili olarak sınıflandırılır." Bu hastaların hematoloji uzmanı tarafından takip edilmesi ve girişimsel işlemler öncesinde hastalara koruyucu faktörlerin uygulanması gerektiği belirtildi. Türkcan, şöyle konuştu: "Bu hastalardan kan alma ve aşılama en ince iğnelerle yapılıyor ve uygulamadan sonra en az 15 dakika bölgeye basınç uygulanması gerekiyor. Faktör replasmanı hemofili tedavisinin önemli bir parçası. Bu hastalar faktörün düzenli kullanımıyla güvenli bir şekilde yaşamaya devam edebilirler. Gen tedavisi de bu aralar gündemde."