İlhan Cihaner'den Muharrem İnce'ye yanıt: Kumpasla hesaplaşmanın yolu iktidardan kurtulmaktan geçiyor

İlhan Cihaner, Muharrem İnce'nin "Cihaner tutuklandığında, Sadullah Ergin Adalet Bakanıydı. Bugün Cihaner listede yok ama Ergin CHP adayı" sözlerine yanıt verdi.…

İlhan Cihaner'den Muharrem İnce'ye yanıt: Kumpasla hesaplaşmanın yolu iktidardan kurtulmaktan geçiyor

İlhan Cihaner, Muharrem İnce'nin "Cihaner tutuklandığında, Sadullah Ergin Adalet Bakanıydı. Bugün Cihaner listede yok ama Ergin CHP adayı" sözlerine yanıt verdi.…

Eski CHP Milletvekili İlhan Cihaner, Twitter’dan açıklamada bulundu. Cihaner, Muharrem İnce‘nin kendisi ile ilgili sözlerine dair “Adımın CHP’ye zarar vermek için kullanılmasını kabul etmiyorum. Mücadelem ve iddiam CHP içinde devam edecek. Kumpas davaları sürecinde uğradığım haksızlıkları dile getirenlere şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.

Eski Cumhuriyet Savcısı ve Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili İlhan Cihaner, Twitter’dan açıklama yayımladı. CHP’nin aday listelerinin kesinleşmesinin ardından başlayan tartışmalarda da adı geçen Cihaner, uğradığı haksızlıkları dile getirenlere teşekkür ederken hem mücadeleye CHP’de devam edeceğini hem de hesaplaşmanın yolununun mevcut iktidardan kurtulmaktan geçtiğini belirtti.

CHP’nin aday listelerinde en çok tartışılan isim Ankara 1. Bölge 4. sıradn aday gösterilen eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin. Ergin’in bakanlık yaptığı dönemde kumpas davalarında tutuklanan isimlerden biri de İlhan Cihaner’di.

“MÜCADELEM CHP İÇİNDE DEVAM EDECEK”

Açıklamasında adının CHP’yi yıpratmak için kullanılmasına karşı çıkan Cihaner hem aday listelerine yönelik eleştirileri haklı bulduğunu hem de mücadeleye CHP’de devam edeceğini ifade etti. Cihaner’in açıklaması şöyle:

“Basına ve Kamuoyuna,

14 Mayıs seçimlerinin ülkemiz için önemi tartışmasız. Her alanda yaşadığımız yıkım ve otoriterleşmeye karşı seçmenin önemli bir kısmı Millet İttifakı etrafında toplanmıştır. Cumhurbaşkanlığı seçiminde Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı üzerinde bir mutabakat oluşmuş ve tartışmalar geride kalmıştır. Millet İttifakı dışındaki ittifak ve partilerin de doğrudan/dolaylı destekleri ile değişime dair umutlarımız artmıştır.

Ancak milletvekili listelerinin belirlenmesi ile tartışma ülkemizin temel meselelerinden listelerdeki isimler üzerine kaymıştır. Bu çerçevede benim ismim üzerinden de yorumlar yapılmaktadır.

Hatırlatmak isterim ki;

1994 tarihinde cumhuriyet savcısı oldum. Mesleğimi yaparken evrensel hukuk ilkelerine bağlı kaldım. Cumhuriyetin savcısı olduğumu hep aklımda tutarak çalıştım. 2007 tarihinde İdil’de faili meçhuller soruşturmasını başlatırken de Erzincan’da Fetullahçı çeteye yönelik soruşturmayı sürdürürken de, bu nedenle tutuklandığımda da Cumhuriyet savcısı olmanın sorumluluğu ile davrandım.

Çok sevdiğim mesleğimden istifa ederek, 2011 de CHP milletvekili seçildim. Haziran 2015 seçimlerinde ön seçimden birinci çıkarak milletvekilliğine devam ettim. 2011 de başlayan siyasal hayatımda da CHP’de sol/sosyal demokrat bir siyaset için çaba harcadım. 2020 Kurultayında genel başkanlığa aday olduğumda da siyasi çizgim aynıydı.

Ben siyasal mücadelemi aynı ilkelerle CHP içerisinde üye olarak halen sürdürüyorum ve sürdüreceğim de. Siyasal mücadelenin koltuk için değil toplum için yapılacağına inanıyorum. Benim istediklerim olmuyorsa CHP de olmasın diyecek bir anlayışım yok. Ne koltuk sahibi olmak için ilkelerimden vazgeçerim ne de mücadelede yenilince partime/yoldaşlarıma zarar veririm.

Mücadelem ve iddiam CHP içinde devam edecek. Kumpas davaları sürecinde uğradığım haksızlıkları dile getirenlere şükranlarımı sunuyorum.

Ancak bu kritik süreçte adımın CHP’ye zarar vermek için kullanılmasını kabul etmiyorum.

“HAKLI ELEŞTİRİLER DİKKATE ALINMALI”

Önümüzde ülke geleceğini belirleyecek bir seçim var. Anti demokratik seçim sisteminin dayattığı engelleri aşmak amacıyla ittifak yapan siyasi partilerin zorluklarının bilincindeyim, bu süreçlere dair öneri ve eleştirilerimi cesaretle her ortamda dile de getirdim. Özellikle listelerdeki bazı isimlere dönük haklı eleştirilerin parti karar vericileri tarafından dikkate alınması gerektiği kanaatindeyim.

Benim de tutuklandığım kumpas davaları sürecinde büyük bedeller ödeyen oldu. O dönemin sorumlularının kimler olduğu da bunlarla etkin ve adil bir hesaplaşmanın yapılmadığı da herkesin malumu. Ömrüm yettiğince bunun mücadelesini vereceğim.

Unutulmamalı ki bu hesaplaşmanın yolu da mevcut iktidardan kurtulmaktan geçmektedir”

İNCE NE DEMİŞTİ?

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, dün paylaştığı mesajda, “Kumpas davaları sürerken, 16 Şubat 2010’da İlhan Cihaner Başsavcıyken tutuklandığında, Sadullah Ergin Adalet Bakanıydı. Bugün İlhan Cihaner listede yok ama Sadullah Ergin CHP milletvekili adayı. Vicdanınıza bırakıyorum..” ifadelerini kullanmıştı.