Sokağa Çıkma Kısıtlaması Saatleri Değişti! İşte Son Gelişmeler

İçişleri Bakanlığı, Koronavirüs önlemleri kapsamında kısmi kapanmaya ilişkin 81 il valiliğine genelge gönderdi.

Sokağa Çıkma Kısıtlaması Saatleri Değişti! İşte Son Gelişmeler

Buna göre sokağa çıkma kısıtlamalarında değişikliğe gidildi. Sokak kısıtlamalarına ilişkin yapılan açıklamada, "Hafta içerisinde yer alan günlerde (Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe ve Cuma) 19.00­05.00 saatleri arasında, hafta sonları ise Cuma günleri saat 19.00’da başlayıp, Cumartesi ve Pazar günlerinin tamamını kapsayacak ve Pazartesi günleri saat 05.00’de tamamlanacak şekilde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak." denildi. Bakanlık ayrıca sokağa çıkma kısıtlamasından muaf tutulacak işletmeler ile çalışanlar ve diğer detayları da paylaştı. Genelgenin tamamı ve son gelişmelere göz atmak için TIKLAYIN.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

Müslümanlar olarak bu ayın her gününü ibadetle manevi arınmanın yanında, helaleşme, yardımlaşma, dayanışma, iyiliği ve sevgiyi pekiştirmeye dönüştüreceğimize yürekten inanıyorum.  Dünyanın neresinde bir kalbi buruk, gözü yaşlı, sıkıntı içinde bir masum, bir mağdur bir garip varsa, hepsinin Ramazan ayı hürmetine feraha kavuşması için dua ediyoruz. Aziz milletim, son kabine toplantımızdan bu yana diğer çalışmaların yanı sıra bir dizi uluslararası programa katıldık. Önceki hafta Türk konseyi devlet başkanları ile gerçekleştirdiğimiz görüşmede iş birliği yollarını aradık.

Tam ve gözlemci üyelerin yanı sıra Türk konseyine katılmak isteyen çok sayıda ülke bulunuyor. Artık bu oluşumu uluslararası bir örgüt haline getirmemizin zamanının geldiğini görüyoruz. Konsey bünyesinde kurulan çok sayıda yapı ile üzerinde çalışılan vizyon belgesi, çok daha güçlü bir kurumsallaşma ihtiyacını ortaya koyuyor. Bu hususta diğer devlet başkanlarıyla da mutabık olduğumuzu müşaade ediyoruz. Kasım ayında Türkiye'de 8. olağan zirvede somut adımları atacağız.

Geçtiğimiz hafta AB konseyi başkanı ve AB komisyonu başkanını ülkemizde ağırladık. Gümrük birliğinden vize serbestisine, doğu akdenizden ege ve Kıbrıs'a kadar çok geniş yelpazeye yayılan bu görüşmenin yeni bir dönüm noktası teşkil etmesini umuyoruz.

Aziz milletim Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada izlediği politikaları tüm taraflar için somut ve hayırlı neticelere ulaştırmak için yoğun gayret gösteriyoruz.

Ülke içerisinde salgınla mücadelemizi sürdürürken, demokrasi ve kalkınma hedeflerimize kararlılıkla yürüyoruz. Hukuk ve ekonomi reformlarının takvimlerini takip ediyor, hedeflerimizi adım adım gerçekleştiriyoruz. Yeni anayasa çalışmalarını titizlikle yürütüyoruz. Sınırlarımız ve sınırlarımız ötesindeki önleyici harekatlarımızı sürdürerek Türkiye'nin bir daha terör tehditine maruz kalmamasını sağlıyoruz.

Ekonomide üretim tarafında işler gayet iyi gidiyor, ihracatımız her ay rekor kırarken, fabrikalarımız mal yetiştirmek için gece gündüz çalışıyor. Taleplere yetişebilmek için sürekli yeni yatırımlar, kapasite genişletmeler, ilave istihdamlar yapılıyor. Üreticilerimizin yeni makine, hammadde konusunda küresel sıkıntılar olmasa çok daha iyi başarılara ulaşacaklarını biliyoruz.

Finansal dalgalanmaların üstesinden gelecek projelerimizi kararlılıkla uyguluyoruz.

Türkiye'nin terör örgütleriyle, darbe heveslileriyle, ekonomik tetikçilerle mücadelesinde kritik seviyeye geldik. 2023'ün sembolü haline gelen bu mücadeleyi kazandığımızda aydınlık bir yol açılacak. Aksi durumda 1990'ların kaotik gündemine getirmek isteyenlere gün doğacaktır. Birliğimize,beraberliğimize,kardeşliğimize sahip çıkarak kazanabileceğimiz bu mücadeleyi tıkamak isteyenlere fırsat vermeyeceğiz.

Alınan tedbirler sebebiyle işleri aksayan tüm kesimleri destekliyoruz.

Bu çerçevede içeride hizmetler sektöründeki sıkıntıları yakından takip ediyoruz. Faaliyetlerine ara vermek, sınırlandırmak zorunda kalan esnaflarımızı destekliyoruz. Bugüne kadar sosyal koruma kalkanı başlığı altında verdiğimiz karşılıksız desteklerin tutarı 60 milyar lirayı aşmıştır. Esnaflarımızın bir an önce eski düzenine dönmek istediklerinin farkındayız. Bilhassa Turizm sektörü, tüm hazırlıklarını tamamlamış şekilde şartların normale dönmesini bekliyor. Ciro katkısından, kira yardımına, uygun şartlardaki kredi desteklerinden hibelere kadar esnaflarımıza sahip çıkıyoruz.

Teşvikler sayesinde istihdam alanında altından kalkamayacak yıkımların önüne geçtik.

Emeklilerimizin durumlarını iyileştirecek adımlar atıyoruz. Salgın sürecinde hayata geçirdiğimiz paketlerden biri de geçmişte 66 liradan başlayan en düşük emekli maaşını 1500 liraya çıkarmaktı.

Çiftçilerimize bu yıl için 24 milyar liralık destek bütçesi ayırdık. Bununla yetinmedik, sezonu geçmek üzere olduğu için ürünleri depolarda çürüme tehlikesi altında olan patates ve soğan üreticilerine bir müjde verdik. Ürünlerin belirli bir kısmını TMO vasıtasıyla satın alarak, ihtiyaç sahibi ailelere ücretsiz hibeye başladık. Niğde, Eskişehir ve Ankara'da son 3 günde yaklaşık 7 bin 300 ton patates ve kuru soğan alınarak 15 ilimize sevk edilmiştir. 

Aynı şekilde Edirne başta olmak üzere çeltik üreticilerimizin yaşadığı sıkıntıları da TMO'nun alımlarıyla çözüme kavuşturuyoruz. Dün Cumhurbaşkanlığı külliyesindeki millet kütüphanesinde gençlerimizle birlikteydik.

Ülkemizde artık hiçbir evladımız, okul öncesinden üniversiteye kadar her kademede eğitim alma imkanına sahiptir. Geçmişte çok büyük sorun kaynağı olan bu durumu aştığımıza göre, gençlerimizi bugünün ve geleceğin dünyasında karşılığı olan alanlara yöneltmeye verebiliriz.

Bugünkü toplantıda Sanayi ve Teknoloji bakanımıza verdiğimiz talimatla, sanayi bölgelerindeki oradaki işverenle sıcak irtibata geçip, gençlerimizin üniversiteyi bitirdikten sonra değil, staj döneminden başlamak üzere istihdama katılması talimatını verdik. 

Kamudaki sınırlı istihdam yerine özel sektördeki çok daha geniş alanlara yönelen gençlerimize verdiğimiz destekleri sürdürüyoruz.

Belirli şartlara sahip özel sektördeki istihdam edilecek her kişi için 100 bin lira kredi imkanı getirdik. Kamunun ve belediyenin projeleri için genç istihdamını zorunlu kılıyoruz. GSB bu yıl sözleşmeli ve işçi kadrosunda 8 bin 121 kişiyi istihdam edecek.

Şehit yakınları ve gazilerimizin istihdamını en son  333 atamayla toplam 45 binin üzerine çıkardık. İş hayatında giderek daha etkin hale gelen kadınlarımıza yönelik destekleri de artırarak sürdürüyoruz. Türkiye'yi hizmet ve eser siyasetiyle hamdolsun bugünlere ulaştırdık. Salgının yol açtığı sıkıntıları çözecek olan da , ülkemizi salgın sonrasında yeniden şekillenecek hak ettiği yere çıkaracak olan da biziz. Milletimizin moralini bozmaya, zihnini bozmaya yönelik hiç bir söz ve eylemin bu ülkeye faydası olmadığını bilmemiz gerekir. 

Aziz milletim , Türkiye salgının sağlık boyutunu başarıyla yürüttüğü gibi, alınan tedbirlerin olumsuz etkilerini azaltma konusunda dünyadaki en başarılı ülkeler arasında yer alıyor. Avrupa başta olmak üzere pek çok yerde yaygın süren kısıtlamaların kademeli olarak kaldırılmasında geride kalmamak konusunda gayret gösteriyoruz. Aşılamada toplamda 19 milyonu bulan rakamımızla dünyada ilk sıralarda yer alıyoruz. 

Vaka ve vefat sayılarımızın artış gösterdiği durumlarda ister istemez tedbirleri sıkılaştırmaya mecbur kalıyoruz.  

Son dönemde bilhassa büyükşehirlerde artan vaka ve vefat sayıları tedbirleri sıkılaştırmaya yöneltti .Sağlık sistemimizi zorlayacak durumla karşı karşıya değilsek de bu gidişata seyirci kalamazdık.

Geçtiğimiz toplantıda bir dizi tedbiri paylaşmıştık.

Bugün toplantımızda süreci tüm boyutlarıyla yeniden değerlendirdik. 

Bu çerçevede Ramazan ayının ilk iki haftasında tedbirleri biraz daha sıkılaştırarak, kısmi kapanma uygulamasına geçiyoruz.

Amacımız bu iki haftalık süreçte vaka ve vefat sayılarında düşüş sağlamaktır. Şayet bu iki haftalık dönemde hedeflediğimiz tabloda beklediğimiz oranda iyileşme göremezsek, devamında çok daha sert uygulamaların gelmesi kaçınılmaz hale gelecektir. Vatandaşlarımızın her birinden TMM diye ifade ettiğimiz temizlik, maske, mesafe kurallarına riayet ederek bu mücadeleye destek vermesini rica ediyorum. Aşı sırası gelenlerin bu imkanı değerlendirmelerini rica ediyorum.  Ülkemizin geçmişte de tecrübe ettiği kısmi kapanma çerçevesinde şu hususlar uygulamaya geçirilecektir. Hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması sürerken hafta içi sokağa çıkma kısıtlamasının saatleri akşam 19.00 , sabah 05.00 olarak güncellendi. Sokağa çıkma saatlerinde zorunlu hallerinde şehirler arası seyahatlere izin verilmeyecek. 65 yaş üstü ve 18 yaş altının şehir içi toplu taşıma araçlarını kullanma sınırlamasını getiriyoruz. Kamuda saat 16.00'da bitecek şekilde dönüşümlü ve esnek mesai yeniden yaygınlaşacak, hamile ve kronik rahatsızlığı olanlar ile 10 yaş altı çocuğu bulunan kadın personel idari izinli sayılacak. Sınav sürecinde olan 8 ve 12. sınıflar ile okul öncesi eğitim kurumları dışındaki tüm kademeler uzaktan eğitimle faaliyetlerini sürdürecek.Yeme içme hizmeti veren kafe, kıraathane, lokal, çay bahçesi, spor salonu ve benzeri mekanlar faaliyetlerine bayram sonuna kadar ara verecekler. Lokanta ve benzeri işletmeler ise Ramazan boyunca sadece belirlenen saatlerde paket ve gel-al hizmetiyle çalışmalarını sürdürecek.Düğün, nişan, kına, nikah, genel kurul ve benzeri tüm toplantılar ile kapalı alanlardaki etkinliklerin tamamı bayram sonuna kadar ertelendi. Oteller sadece kendi müşterileriyle sınırlandırılmış şekilde hizmet verebilecektir. Konaklama tesisleri ile evlerde toplu iftar ve benzeri organizasyonlar gerçekleştirilemeyecek. Konuyla ilgili diğer ayrıntılar İçişleri Bakanlığımızca bu gece yayınlanacak genelge ile duyurulacak, uygulama yarın başlayacaktır. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.

BAKAN KOCA DÜN NE SÖYLEMİŞTİ?

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'dan Okullarla İlgili Açıklama Geldi  (Öğretmenlerin Aşılanma Süreci, 8 ve 12. Sınıfların Sınav Süreci ve Daha Fazlası)

Bakan Koca'nın açıklamalarından satır başları:

Şunu tartışmasız bir şekilde kabul ediyoruz, aylardır süren şartlar herkesi yordu. Benzer durumlar pekçok ülkede dönem dönem ortaya çıkmaktadır. Sayısal verilere ve toplumun azalan psikolojik direncine bakıldığında ülkemiz salgın dönemindeki en zor dönemi geçirmektedir. Toplam vaka sayımız 3 milyon 798 bin, vefat sayımız 33 bin 702'ye ulaşmıştır. Bildiğiniz gibi Mart ayının başından itibaren vaka durumlarını il il gösteren bir harita yayınlıyoruz. Bu harita vakaların her yerde artışta olduğunu gösteriyor. Kovid-19 risk haritası, nüfusun yüzde 80'inin çok yüksek risk bölgesinde olduğunu gösteriyor.

Yorgunluğun haklı sebepleri var. Mutasyon ve varyantlar konusunda genelde beklenti şansın bizden yana olmasıydı ama bu gerçekleşmedi. Kovid-19'un daha hızlı yayılımının sebebi varyantlardır. Türkiye'nin tecrübesi bunu doğrulamıştır. Varyant ortaya çıktığı ilk şekle göre farklılık gösteren virüs demektir. 2003'de SARS adlı salgına yol açan virüsün ortadan kaybolması buna bağlanmıştı. Bugün bunun tersi olmuştur. Mutantların işi zorlaştırdığı bir gerçektir.

Hızlı yayılım dışında bunlar hastalığın daha ağır geçirilmesine neden olmaktadır. Son haftalarda çok sayıda mutant ve varyant virüs tespit ettik. Yeni vakaların yüzde 85'i ingiltere mutasyonudur. Bugün virüsün dünyada yaygın olan tipi budur. Bunun dışında tespit edilen varyantlar var. Güney Afrika varyantı 11 ilimizde 285 kişide, Brezilya varyantı 9 ilimizde 166 kişide görülmüştür.  Dünya sağlık örgütünün yüksek bulaştırıcılığı nedeniyle sıkı takibini tavsiye ettiği E484K mutasyonuna 4 bin 820 vakada rastlanılmıştır. Bu yeni durum vaka sayılarını artırdığı gibi yatan hasta sayısını da artırdı. Türkiye genelinde yüzde 59 olan yatak doluluk oranı , yüzde 67.4 olan yoğun bakım doluluk oranında ciddi artış yoktur ama gelişmeler ciddi, veriler ikaz edicidir.

Şayet yükümüz önü alınamaz şekilde ağırlaşırsa, örneğini daha önce yaşadığımız gibi bir düzenlemeye gitmek zorunda kalabilriz. 

Şu ana dek 18 milyon dozdan fazla aşı yapılmıştır. İkinci doz aşısını olanların sayısı 7.5 milyonu bulmuştur. Bu bilgi ışığında Türkiye başarılıdır diyelim, istersek başarısız diyelim, Türkiye dünyada en çok aşı yapan 6. ülkedir. 

Şartlar bizi toparlanmaya davet ediyor. Günlük vaka sayıları 50 bine çıkmışken, başkalarından duyulacak uyarıya ihtiyaç olmamalıdır. Haritalar güçlü bir uyarıdır. Salgının getirdiği kısıtlamalarla, günlük hayatın ihtiyaçları arasında makul dengeyi kuralım. Aşı programı ilerlerken mücadelenin süresini kısaltalım. Bu iş bitene kadar bir gün bile yalnız kalmayacaksınız. Bizi bir gün bile kararsız, yılgın görmeyeceksiniz. Sizden isteğim moralinizi yükseltmektir. Ramazanınızı yürekten kutlarım.

SORU CEVAP

- Tam kapanma sorusu

Bugün bilim kurulu bu çerçevede yarından itibaren Ramazanın başlamasıyla birlikte yeni tedbirler alınabilir, önerilerimiz neler olabilir, şeklinde kapsayıcı şekilde alternatifli bir hazırlık yapıldı. Öneri anlamında. Cumhurbaşkanımızın başkanlığında yarın kabine toplantısı var. Burada, bu önerileri alternatifli önerileri sunmuş olacağız. O çerçevede Sn. Cumhurbaşkanımız alınan kararları uygun görürlerse açıklarlar.

Sağlık Sistemi bu Piki Taşıyabilecek mi, Rusya'nın seyahat kısıtlaması kararı ?

Rusya ile özellikle Sağlık Bakanı ile iki defa görüşmüştüm. Yakın zamanda bir heyet göndereceklerini burada özellikle bizim bazı bölgelerde Muğla gibi, Antalya gibi, İzmir gibi , Aydın gibi sertifikasyon uyguladığımız bölgede aldığımız tedbirleri görme noktasında bir heyetin geleceğini, önümüzdeki dönem değerlendirmenin daha rahat olabileceğini söyleyebilirim. Bu yaşadığımız üçüncü pik , İstanbul için dördüncü pik diyebilirim. Vaka sayısının daha yoğun olduğu ama aynı oranda ağır hastamızın aynı oranda artmadığını da görüyorsunuz. Şu dönemde sağlık altyapımız açısından ciddi bir sorun olmadığını çok rahat söyleyebilirim.

Yatan hastalar içinde yatak doluluk oranlarımızın şu an yüzde 56.3 olduğunu söylemek istiyorum, 247 bin yatağımız içinde doluluk oranının %56.3 özellikle servis yatağı doluluk oranında sorun olmadığını söyleyebilirim. Genel yoğun bakımlarla ilgiliydi az önce söylediğim. 47 bin yoğun bakımımın 32 bini erişkin yoğun bakım olarak kullanılıyor. Erişkin yoğun bakımda %71.3 bu çerçevede bakıldığında yüzde 30'a yakın kapasitemiz olduğunu, bu da 10 bine yakın ağır hasta anlamına geldiğini ifade etmek istiyorum. Bazı illerimizde yer yer sorunlar yaşıyoruz. Mesela, Yüzde 80'in üzerinde yoğun bakım doluluğu olan illerimizden bazıları Sinop, Çanakkale, İzmir, Edirne, Bartın ve Rize'de yoğun bakım doluluk oranı yüzde 80'in üzerinde.

AŞIDA FİKRİ MÜLKİYET

DSÖ'nün iki hafta önce toplantısı olmuştu, o toplantıya bakanlar düzeyinde pek katılımın olmadığı toplantı idi. Ben özellikle tüm dünyaya ve DSÖ genel direktörüne de ifadem şuydu, aşıyla ilgili fikri mülkiyet haklarının çözülmesi gerektiğini ifade ettim. DSÖ de geliştirebilir, tüm dünyada üretim yapılabilir şekilde fikri mülkiyet haklarının çözülmesiyle daha kolay erişimin sağlanabileceğini ifade ettim. Kendileri de bu konuda haklı olduğumuzu ifade ettiler. Benim bu noktadaki yaklaşımım çok net, fikri mülkiyet haklarına çözüm getirilerek üretme becerisi olan potansiyeli olan tüm ülkelerde bunun önünün açılması gerektiği kanaatindeyim.

Haziran Sonuna Kadar Elimizde Yoğun Aşı Olacak

Haziran ayında en az 30 milyon doz Biontech aşısı gelecek. 10 gün içerisinde bu 34.5 milyona ilave daha ne olabilir onunla ilgili de görüşmeler netleşmiş olacak. Bizim Haziran ayı sonuna kadar elimizde bu çerçevede yoğun bir aşının olacağını söyleyebilirim. Haziran sonu itibariyle 40 yaş üstünü aşılayabileceğimizi , bunu 30-35 yaşına kadar da bu 30 milyon rakamıyla söyleyebilir duruma geldiğimizi ifade etmek istiyorum. Vatandaşımız şundan emin olsun, aşıyı çeşitlendirmek ve miktarı artırmak için Ağustos ayından beri yoğun bir gayret içerisindeyiz. Dünyada aşı savaşının olduğunu biliyoruz, üretimi olmadığı halde dünyada aşıda 6. sıradayız. Ramazan dahil önümüzdeki bir iki ayı, yakın teması azaltıp, kapalı alanlarda bulunmayarak, tedbirlere özen göstererek aşıya erişim için çok uzun zaman olmadığını ifade etmek istiyorum. Devamında yerli aşıda faz 2 çalışması bitti , 14 gün sonrası için tetkikler alınıyor, 2-3 hafta içerisinde faz 3 çalışmasına geçilebilir, faz 1'de iki tane çalışma var, gelecek hafta üçüncü bir aşı ilave olacak.  Eylül ayında faz 3'ü bitecek olan öyle umduğumuz ilk aşımız, devamında diğer aşıların biteceğini başarıyla sonuçlanırsa üretime geçilebileceğini söylemek istiyorum.

65 Yaş Üstü Vatandaşlardan %23.6'sı Aşı Zamanı Geldiği Halde Aşısını Olmadı

65 yaş üstü vatandaşlardan tanımlandığı halde yüzde 76'4'ü aşısını oldu. Zamanı geldiği anda %23.6 'sı tanımlandığı, zamanı geldiği halde aşısını yaptırabilmiş değil. Aşının hem hastaneye yatışı, hem yoğun bakımdaki etkisini, entübe hastalardaki oranının söylemeye çalıştım. Bizim tanımlanmış olan grubun , kişilerin , erken dönemde aşılarını yaptırmalarını özellikle ifade etmek istiyorum. Bunun başka çözümü yok. Şu an aşı ve ilaç... İlaçla ilgili somut gelişme henüz dünyada yok. Erişimle ilgili sorunlarımız var ise de bu anlamda mesafe aldığımız görülüyor. Sırası geldiğinde vatandaşlarımız aşılarını yaptırmalıdırlar.

Sinovacla ilgili yapılan açıklama düzeltildi. Orada demek istenilen şey, "%83.5" bizdeki etkinliği idi, dolayısıyla şu demek isteniyor. Aşının etkinliğini artırmak için farklı aşılarla kombinasyon yapılarak bu etki artırılabilir mi? Bunu biliyorsunuz İngiltere'de de Astrazeneca ve Biontech için bu düşünüldü. Var olan etkinlik nasıl artırılabilir diye düşünüldü. Şu an böyle bir durum düşünmüyoruz. Vatandaşımızı öncelikle aşıyla bulaştırma çabasındayız. Mutantların süreçte, varyantların değişik varyantların devreye girmesi ve aşının bunda etkili olup olmama durumları, bu süreçte bizim gelişmelere göre gerektiğinde açıklama yapabileceğimiz, Bilim kurulu farklı yaklaşım almalıysa bunu açıklarız. Aşılarla ilgili ben demin söylediğim Sinovac aşısının toplam vakalar içerisindeki özellikle sağlık çalışanı ve 65 yaş üzerinde ne kadar etkisinin olduğunu göstermeye çalıştım. Ciddi etkisini görüyoruz. Vefatlarla ilgili sayıların yüksek olmadığını söyleyebiliriz. Ama sonuçta 65 yaş üstü, 70 , 80 üstü ek hastalığı çok olan kişilerdi bunlar. Bilim Kurulu, dosyaları incelemiş oluyorlar, bu anlamda etkisini daha net söylemek mümkün olabilir. Aşının önemli oranda etkisi olduğunu, sırası gelen vatandaşımızın gayret ve çaba içerisinde olması gerektiğini söyleyebilirim.

2 Milyon 560 bin grip aşısı bile tüketilemedi. Biz influenzayı bile görmedik. Neredeyse 84 milyon vatandaşımıza grip aşısı yaptırın diye kampanya başlatmışlardı. Küresel firmaların buradan ne kadar etkilendiğini siz tahmin edersiniz.

Okullarla İlgili Tavsiye Kararı Alındı mı?

Öğretmenlerin bildiğiniz gibi köy okulları, ilkokullar açık olduğu için öğretmenlerin aşılarına oradan başladık. Ramazan ayı döneminde, ilkokul öğretmenlerimizin hepsinin aşılanmasını bitirmek istiyoruz. Bu tanımlandı. Bilim Kurulu başından beri, kapatılacaksa en geç kapatılan, açılacaksa en erken açılacak şeyi eğitim kurumları olarak gördük. Yine alternatifli öneriler tartışıldı. 8. ve 12. sınıfların imtihan günleri belli olduğu için fırsat eşitliğini sağlamak açısından açık kalmaları noktasında, genel bir değişmez yaklaşım söz konusu. O sınıflarla ilgili de biz öğretmenleri tanımlayıp onların da aşılamalarını erken dönemde yapmak istiyoruz.

VAKA SAYISININ ARTIŞINDAN HEPİMİZ SORUMLUYUZ

Vaka sayısının artışında sorumlu hepimiziz. 84 milyon. 84 milyon vatandaşımız bugüne kadar elde ettiğimiz kazanımları kaybetmeme adına hepimizin üzerine düşeni yaparak, bu kazanımları kaybetmeme içerisinde olmalıyız. Bunun dışında sayın Cumhurbaşkanımız ifade ettiler, Ramazan ayını dinlenerek, Ramazan sonrasını daha düşük vakayla sürdürelim ifadelerini kullanmışlardı. Bilim Kurulu da öneri anlamında alternatifli yaklaşımlarını ortaya koydu. Bunları ben yarın kabinede sunmuş olacağım. Bilim insanı olarak sizin söyledikleriniz farklı olabilir, toplumun sosyolojik, psikolojik, ekonomik yapısı da var. Bunda denge kurularak iradenin karar vermesi gerekiyor. Alınacak kararlar tartışılarak tüm dengeler gözetilerek sonuç alınmış olur.