Bakan Koca'nın açıklamalarından satır başları:

• 81 İlimizde , mahallelerimizde, sokağımızda virüs var.
• Tedbirleri eskisinden daha sıkı tutun, virüsü sokaktan alıp evinize taşımayın.
• Sosyal mesafe , izolasyon kuralına uyun.
• Sokağa çıkmayanlar bu mücadelenin görünmeyen kahramanlarıdır.
• Önceki basın toplantısında benden en çok duyduğunuz kelime filyasyon idi. Bize başarı kazandıran yöntem üzerinde durduk. Vakaların temas zinciri tek tek bulunarak gözetim altına aldığımızdan bahsettik. 
• Filyasyon salgın hastalık tedavisinde öteden beri bilinen şeydir.
• Hekim olarak yayılmanın önünü kesmezseniz, sadece tedavi ile sonuç alamazsınız.
• Filyasyon ilk vakadan beri titizlikle yürüttüğümüz uygulamadır. 
• Sizlere ilk vakamızdan , hastalığımızdan ulaştığı kişileri gösteren bir şema göstermiştik, bu şema filyasyon örneği idi.
• Filyasyon oranımız %97.5 ulaştı.
• Saha ekiplerimiz tarafından yapılan tüm işlemler elektronik olarak takip ediliyor.
• Bugüne kadar sağlığa yapılan yatırımların ne kadar yerinde olduğunu test etmiş olduk.
• Vakalara erken müdahale mücadele stratejimizin önemli bir yolunu oluşturuyor. Vakalara erkenden ilaç başlattık. Sosyal güvencelere bakmaksızın tüm hastalara ilacı ücretsiz ulaştırdık.
• 65 yaş üstü , alt hastalığı olup hastaneye yatan hastalarda yoğun bakım oranı %11 iken, filyasyon sonrası yoğun bakım ihtiyacı %4 oldu. 
• Erken tedaviye başlamanın bir başka somut sonucu, hastalığın zatürreye dönüşme hızındaki değişimdir.
• Erkenden ilaç tedavisine başlamamız sonucunda hastalarımızda zatürreye dönüş hızı düşmüştür.
• 65 yaş üstü vatandaşlarımızın sokağa çıkışını yasakladık, ardından gençlerimize bu kısıtlamayı getirdik. Bu tedbirler netice vermiştir. İleri yaşta pozitiif vaka hızında belirgin azalma görüldü.
• 65 yaş üstü sokağa çıkma yasağı öncesi vakaların %35'i 65 yaş üstüydü  şimdi %18'e düştü.
• Evde kalmaya mecbur bırakılmanın çok kolay olmadığını biliyor, bunun sonucunu görüyor, bu tedbirlerin uygulanmasını talep ediyoruz. 
• Hastanelerimizde sağlık personelimiz, aynı hız, aynı gayretle görevine devam ediyor.
• Vaka sayımızda artış devam etmektedir. Ancak bu artış hızının düşmekte olduğunu görüyoruz. Günlük hastaneye yatan hasta sayımız düşüyor. Her gün olduğu gibi bugünkü vaka tablomuzu paylaşmak istiyorum.
• 
• Toplam vaka sayımız 78 bin 546'ya ulaştı, 8 bin 631 hastamız iyileşti. Artan test sayımıza rağmen vaka sayısı azalıyor.
• İyileşip taburcu olan hasta sayımız hızla artıyor.
• Hastanelerimizin çok yoğun olduğunu düşünüp belirtilerinizi göz ardı etmeyin.
• Halen yoğun bakımda olan hastalarımızın şikayeti olduğu halde geç başvuran kişiler olduğunu unutmayın.
• Biz İtalya, İspanya değiliz. Gücümüz var.
• Evinize çekilin, kendi dünyanıza çekilin, eviniz düşündüğünüzden daha büyüktür. Tedbirlere uyması biraz zor gelebilir, ödülü büyük olacaktır. Ödül sağlık, ödül sevdiklerimizi hayatta tutmak.
• Sizinler her toplantıda Türkiye'nin vaka dağılımını açıklıyorum.
• Sağlıkta şiddetin önlenmesi yasası teklifi, meclisimizde grubu olan tüm partilerin mutabakatıyla yasalaştı.
• Katkısı olan tüm vekillerimize, sağlık çalışanlarım adına teşekkür ediyorum.
• (Sokağa çıkma yasağı 23 Nisan'dan sonra 4 gün uygulanacak mı? ) Salgınla mücadelede temas, mesafe ve izoloasyonun önemli olduğunu hep konuşuyoruz. Geçen hafta sonu başlayan ve bu hafta sonu da karar verilen sokağa çıkma yasağının bu amaca hizmet ettiğini söyleyebiliriz. Daha sonraki haftalarla ilgili bugünkü bilim kurulunda gündem olmadı. Bilim kurulunun bir tavsiye kurulu olduğunu unutmayalım, bilim kurulu karar merci değil. Tavsiye kararları alan bir kurum. 
• Şu an yoğun bakıma alınan vakaların çoğu, bize geç müracaat eden vatandaşlarımız. 
• Şu anki tablomuz hasta artış hızımızın düştüğü, ölüm artış hızımızın durağan döneme girdiği, sağlık kuruluşlarımızın doluluk oranı şu dönemde stabilleşti. Bu tablo bizim için sevindirici. Dünyadan farklı yaptığımız uygulamalar var. Hem ilaç, hem erken dönemde başladığımız ve ücret almadığımız ilaçtan bahsediyorum. Devamında Çin'in daha çok entübe hastalarda kullandığı ilacımız var onu kullanıyoruz. Yine kullandığımız bir başka ilaç grubundan ilacımız var, yoğun bakımdaki ilaçlarımızı çok önemsiyoruz. Entübe etmemenin hasta için çok önemli olduğunu görüyoruz. Dünyadan farklılık içeisinde olduğumuz görülüyor. 
• Bu farklılığımızı dünya bilim insanına yayın yaparak göstermek istiyoruz.
• Testi daha sonra çıkanlar (Vefat ardından) sayılara ilave ediliyor. Bizim hem vaka hem mortalite oranlarını ölüm rakamlarımızı ne kadar şeffaf yaptığımızı belirten açıklamalar da oldu. Dünya sağlık örgütü şunu net söylüyor, moleküler taramanın yapılmadığı ülkeler için olabilecek bir kod, bunun dışında doğrulanmamış olan.. Bunun dışında ikinci bir kod veriyor. Türkiye için verilmesi için kod, doğrulanmış vaka tanımı şeklinde. Bu anlamda hiç bir sorun yok. DSÖ'de zaten bu anlamda yaptığımız çalışmaları, bildirimleri takdirle anıyor. Biz ülkemize güvenelim. Biz sağlık çalışanlarımıza, hekimlerimize, sağlık ordumuza güvenelim. Ölüm sayımızdaki düşüş, bizim sağlık çalışanlarımızın tedavideki farklı yaklaşımı, sağlık çalışanlarımızın farklılığı olduğuna inanalım.
• (Ercüment Ovalı'nın Çalılmaları, Hayat Ne zaman Normale Döner?) Sözü edilen ilaç, uluslararası bir ilaç firmasının patentli ilacı. Cümlelerimi özellikle seçerek kullanıyorum. Hastaları, akciğer sorunu, akciğerde tıkaç olan hastalara uygulanan ve bundan fayda görülen bir ilaç. Kovid-19 ile ilgili bu ilacın faydalı olduğuna dair klinik çalışmaların başladığını biliyoruz. Biz Türkiye'de hem aşı, hem tedavi ile ilgili tüm bu anlamda çalışma yapan üniversite ve kurumlara çağrıda bulunduk. İlgili merkeze de 23 Mart'ta aşı ve tedaviyle ilgili herhangi bir çalışmanız varsa bunu projelendirip bize iletin dedik. 23 Mart'tan bu yana bize bilgi gelmedi. Dünyada araştırmanın nasıl yapılacağı bellidir. Sosyal medya üzerinden insanın umudu ile oynanamaz. Biz bu topraklara aidiyet içinde olan insanlığa faydalı olan herkes bizim için kıymetlidir. Yayın ve araştırma , çalışmanın nasıl yapıldığı çok iyi bilinir. 23 Mart'taki çağrımıza cevap verilebilirdi. İlaç ve aşı işi, hem milli hem stratejik bir iştir. Sosyal medya üzerinden yapılmaz. Uluslararası bir firmanın ilacı böyle umutlar üretilerek tüketilemez. Tedbiri elden asla bırakmamalıyız. İlk günden itibaren süreci bilim kurulunun da tavsiyeleriyle süreci şeffaf şekilde aktarıyoruz. Bu rakamlarla geldiğimiz durumu da hepimiz biliyoruz. Önümüzdeki 1 hafta 10 gün içerisinde pik noktasına erişebileceğimizi görüyoruz. Çin, Güney Kore vb. ülkelerden edindiğimiz bilgilere göre iki haftalık plato dönemi, akabinde 2-3 hafta içerisinde de düşüş görebiliriz. Tedbiri elden asla bırakmamalıyız. Vakayı tespit edip filyasyon dediğimiz taramayı yapabilir olmak, noktasal yaklaşım içerisinde hızla tespit yapmak. Tedavide çok güçlü olmak. Bu 2 şeyde de sorunumuz yok. 3. bacak ise izolasyon, izolasyon, izolasyon. Bunları asla elden bırakmazsak, yeni bir dalganın oluşumu önlenebilir, hayat normale dönebilir. Vatandaşımızın biraz daha sabır göstermesini istiyoruz.