Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ulusa Sesleniyor (CANLI)

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'deki kabine toplantısının ardından ulusa sesleniş konuşması yapacak. 31 Ağustos'ta okullar açılacak mı, okullarda ne gibi önlemler alınacak, koronavirüs nedeniyle yeni kısıtlamalar gündeme gelecek mi, ekonomideki son gelişmelere ilişkin yeni adımlar atılacak mı, Libya ve Suriye'deki son gelişmeler ve gündemdeki diğer konularla ilgili Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın birazdan açıklama yapması bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Ulusa Sesleniyor (CANLI)

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARINDAN SATIR BAŞLARI:

  • Bilindiği gibi bölgedeki sismik araştırma faaliyetlerimizi Almanya Şansolyesi Merkel'in ricası üzerine iyi niyet nişanesi olarak bir süre ertelemiştik. Yunan tarafı Mısır'la hiç bir hukuki temeli olmayan bir anlaşmaya yönelmiştir. Türkiye'nin kimsenin hakkında, hukukunda gözü yoktur. Bizim tek talebimiz bize de aynı anlayışla yaklaşılmasıdır. Türkiye gibi bir ülkeyi görmezden gelip, bir kaç kilometrelik adalar yüzünden bizi sahillerimize hapsetme girişimine rıza göstermeyeceğiz. Dünyada hiç bir ülke buna boyun eğmez. Gelin Akdeniz'deki tüm ülkeler olarak bir araya gelelim, herkes için kabul edilebilir bir formul bulalım. Ülkemizin bu çağrısına kulaklarını kapatanlar, boylarını aşan bir girişimle kendi geleceklerini kendi elleriyle kapatıyorlar. Türkiye'nin bu konudaki kararlılığını hâla kavrayamamış olanları gerçekleri görmeye davet ediyoruz.Bu konuda sağduyu hakim olana kadar Türkiye olarak sahada ve diplomasi alanında kendi planlarımızı uygulamaya devam edeceğiz. Oruç reis sismik araştırma gemimiz dün saat 20.00'de Antalya açıklarından demir alarak görev bölgesine hareket etti. Bu sabah saat 08.00 itibariyle çalışmalarına da başladı.
  • Aziz milletim Türkiye 2002 yılından bu yana başta ekonomi olmak üzere, eğitimden sağlığa bir çok alanda atılan adımlar ve reformlar sayesinde önemli kazanımlar elde etti.
  • 2002 yılında 236 milyar dolar olan milli gelirimizi 2019 yılında 754 milyar dolara yükselttik.
  • Kişi başına milli geliri 3500 dolardan 2013 yılında 12 bin 500 dolara kadar çıkarmıştık, gezi olayları ile başlayan ve bugüne kadar devam eden kesintisiz saldırılar nedeniyle bu rakam 2019 yılında 9 bin 127 dolar olarak gerçekleşti.
  • Türkiye ekonomisi satın alma paritesine göre dünyada 2002 yılında 17'inci sıradayken 13'üncü sıraya yükseldi. Kişi başına gelirde ülkemizi dünya sıralamasında üst orta gelir grubuna yükselttik.
  • Ülkemiz insani gelişmişlik endeksinde de dünyadaki konumunu iyileştirmeye devam ettirdi. 2019 yılında insani gelişmişlik sırasında Türkiye 58. sıraya yükseldi. 
  • Rekabetçiliği artırmaya , iş ve yatırım ortamını iyileştirmeye yönelik çok önemli adımlar attık. 
  • Ülkemizde yıllık otomobil satışı 2002 yılında 91 bin iken, 2016 yılında bu rakam 756 bine kadar çıktı. Geçtiğimiz yıl 387 bin olarak gerçekleşti. Buzdolabı satışı 1 milyon 88 bin iken 2.5 milyona çıktı. Çamaşır makinesi 824 bin adetten 2 milyona ulaştı. Bulaşık makinesi satışı 282 bin adetten, 1 milyon 332 bin adete yükseldi.  Bunları niye söylüyorum, tüm bunlar ülkemizdeki refah düzeyini ifade etmesi bakımından rakamlar olarak bunları söylüyorum. Bunlar aynı zamanda vatandaşımın alım gücünün bu tür ürünlerde nereden nereye yükseldiğini göstermesi bakımından anlatıyorum.
  • Ülkemizde yeni açılan şirket sayısı 30 bin 842 iken, geçtiğimiz yıl bu rakam 85 bin 263'ü buldu. İstihdamda 19.6 milyondan, 28 milyon 80 bine çıktık. Borsa endeksi 110'dan 1000'in üzerine böyle bir seviyeye yükseldi. Turizmde 13.2 milyon turistten geçtiğimiz yıl 52 milyonu gördük. Şimdi tabi koronavirüs nedeniyle bir sıkıntının içerisindeyiz, Şimdi Almanya , Rusya bugün itibariyle kapılarını açmış durumdalar. Belki geçen yılın rakamlarını yakalayamayacağız ama hep birlikte yükseldiğini göreceğiz. 
  • Merkez bankası döviz rezervimiz 28 milyar dolardan 90 milyar doların üzerine çıktı. Bir ara bu rakam 135 milyar dolara kadar yükselmişti. İMF meselesi, İMF olan borcumuz 23.5 milyar dolardı, biz bunu 2013 mayısında sıfırladık. Türkiye'nin İMF'ye borcu yok. Birileri de avucunu ovuşturuyor. İMF'ye gidecek mişiz, boşuna avucunuzu ovuşturmayın ana muhalefet partisi.
  • İMF bizden 5 milyar dolar borç istedi, o zamanın ekonomisine bakan zât(Ali Babacan) , 'Sayın başbakanım verelim mi ?' dedi, 'Verin dedim, bugün borç alan yarın talimat alır, Şimdi parti kurmuş bize ders veriyor' 
  • Faiz ödemelerinin milli gelirimize oranının %14.4'den %2.3 seviyesine indirdik.,
  • En düşük memur maaşını 392 liradan 4 bin 188 liraya, asgari ücreti 184 liradan 2 bin 325 liraya, en düşük bağ-kur tarım emeklisi maaşını 66 liradan aldık 1756 liraya, en düşük emekli sandığı emekli maaşını 377 liradan 2981 liraya kadar çıkardık. Bunları biz yaptık.  Ben felsefe yapmıyorum, sizlere rakamlarla konuşuyorum.
  • Engelli aylığını 25 liradan 821 liraya, muhtar aylığını 97 liradan 2 bin 261 liraya yükselttik.
  • Lisans öğrencilerine verdiğimiz kredi burs ödemelerini biz geldiğimizde 45 liracık alıyorlardı, 550 liraya çıkardık. 
  • Hatırlayın harç harç, öğrencilerden alınıyordu, bundan dolayı o zaman öğrencilerin sesi çok çıkıyordu. Gösteriler şunlar bunlar vesaire, bunları kim kaldırdı, biz kaldırdık. Tam aksine biz öğrencilerimize burslarıyla kredileriyle destek oluyoruz. Destek olmaya da devam edeceğiz.
  • Tarım sektörüne destekleme ödemelerini 1,8 milyar liradan 22 milyar liraya çıkardık.
  • Bu rakamları çeşitlendirmek , çoğaltmak mümkün, Türkiye'nin bugün geleceğine güvenle bakmasının, bölgesel ve küresel politikalarda aktif rol almasının arkasında işte böyle güçlü alt yapı vardır.
  • Türkiye'nin bölgesel ve küresel güç olarak yükselen yıldız olmasından rahatsız olanlar daha sinsi ve riyakar şekilde üzerimize geldiler. 
  • Terör örgütlerinden, darbecilere, finans lobilerinden tarihi hesaplaşmalara kadar her türlü hesapla üzerimize yüklendiler. Hepsinin üstesinden birer birer geldik.
  • 2019 yılı ülkemiz için yeniden dengelenme sürecinin yaşandığı bir yıl oldu. 2018 yılı Ekim ayında %25.2 seviyesinde seyreden enflasyonu %11.8 seviyesine indirdik.
  • Ekonomimiz attığımız kararlı adımlarla 2019'un son çeyreğinde güçlü büyüme politikasına döndü. Şimdi biz bu patikayı inşallah caddeye dönüştüreceğiz. 2019 yılının son çeyreğinde ekonomimiz %6 büyüme kaydetti. 
  • Faizler daha da düşecek.
  • Ekonomik yükseliş 2020 yılının ilk aylarında da devam etti. Yılın ilk çeyreğinde bir çok ekonominin aksine ülkemiz %4.5 gibi yüksek bir büyüme performansı gösterdi. G20 ülkeleri arasında en yüksek, OECD ülkelerinde ise 2. en yüksek büyüme performansı gösteren ülke olduk.
  • 2018 ağustos ayında yaşadığımız saldırıların ardından yüksek faiz yaklaşımını asla kabul etmedik. Bir taraftan kur üzerinden yapılan saldırılarla, diğer taraftan enflasyona olan etkileriyle, diğer taraftan yüksek faizle haksız kazanç elde etmek isteyenlerle adeta boğuştuk. Bu verilen mücadele olmasaydı iş insanımız ayakta kalabilir miydi?
  • Enflasyonu %25'lerden bugünkü seviyesine bu kadar hızlı getirebilir miydik? Türkiye ne zaman bölgesel haklarıyla ilgili adımlar atsa, ekonomi üzerinden bir hesaplaşmanın devreye sokulduğunu görüyoruz. Türkiye eğilip bükülebilecek bir ülke değildir.
  • Yaşadığımız her sıkıntıda ülkemizin gücü bir kez daha sınanıyor. Hamdolsun bu sınamaların hepsinden alnımızın akıyla çıkıyoruz.
  • Salgın döneminde her kesimin sıkıntısını aşmada yanında olduk. 
  • Aldığımız zamanlı ve yerinde kararlarla ülkemiz salgın sürecini başarıyla yürüten ülkelerden biri olarak öne çıktı. 
  • Dün TÜBİTAK ve onun bağlısı olan bir çok tesisin açılışını yaptık. Kocaeli Üniversitesi'nde bir çok yeni tesis açılışı yaptık. Bu hafta sonu inşallah bazı açılışlarla başka şehrimizde olacağız.
  • Bazı şehir hastanelerimiz var onların açılışlarını yapacağız. Birileri sadece gazel okur, ama biz iş üretiriz.
  • Tüm bu başarılarda 2002 yılından bu yana ekonomimizin geçirdiği yapısal reformlar ve sağlık alt yapı yatırımları sayesinde, dünyada vaka sayısı 20 milyona yaklaştı. Bakın Konya Şehir Hastanesi açıldı. Resmi açılışını da kısa süre sonra yapacağız. Şu anda hasta kabulleri başladı. Diğer illerimize de şehir hastaneleri yaparak çok daha güçlü alt yapı hazırlayacağız.
  • Milyon kişi başına düşen vaka sayısında 73'üncü, milyon kişi başına düşen ölüm oranında 57'inci sıradadır. İnşallah Türkiye salgını en az hasarla atlatan ülkelerden biri olacaktır. 
  • Salgın sadece insan sağlığı ve hayatını tehdit etmiyor. 
  • Küresel ekonomi son bir asırdaki en büyük krizle karşı karşıya. 
  • 2020 yılı ilk yarısında dünya genelinde büyük üretim kayıpları, işsizlik oranalrında yükseliş ve tüketim alışkanlıklarında değişiklik ortaya çıkmıştır. Uluslararası kuruluşlar büyüme tahminlerinde revizyona gitmiştir. İMF 2020 için daralma beklentisini %3'den, 4.9'a yükseltmiştir.
  • Ekonomik veriler ve beklentiler ABD, Almanya, Japonya ve İngiltere gibi büyük ekonomilerin bile salgının etkisiyle sarsıldıklarını gösteriyor.
  • 2020 yılının ikinci çeyreğinde, ABD ekonomisi yıllıklandırılmış oranlarla %32.9, EURO bölgesi ekonomisi %15 oranında daralmalar göstermiştir. 
  • ABD'de işsizlik oranı %15 seviyesine kadar yükselmiştir. Burası Amerika, bu gelişmeler karşısında ülkeler hem para hemde maliye politikalarıyla ekonomideki olumsuz seyre müdahale ederek, gerilemeyi azaltmaya çalışmıştırlar.
  • Türkiye ekonomisi de salgından kısa vadede elbette olumsuz etkilenmiştir. Ancak aldığımız tedbirler, atılan adımlar sayesinde ekonomimizi hızla toparladık. Salgının olumsuz etkisinin azaltılması için vatandaşımızı, esnafımızı, firmalarımızı desteklemek üzere ekonomik istikrar kalkanını harekete geçirdik. Aldırdığımız tedbirler ile, salgının kontrol altına alınmasıyla, dünya ile paralel şekilde normalleşme adımları attık. Mayıs ayı itibariyle iyileşme başladı,  Haziran ve Temmuz aylarında bunun güçlendiğini görüyoruz. Tüketici güven endeksi Nisan ayında 54.9 seviyesinden, Temmuz ayında 60.9 seviyesine yükselmiştir. Reel kesim güven endeksi 62.3 seviyesinden Temmuz ayında 99.4 seviyesine yükselmiştir. Ekonomi güven endeksi Nisan'daki 51.3 seviyesinden Temmuz ayında 82.2 seviyesine yükselmiştir. Satın alma yöneticileri endeksi Nisan ayında 33.4 seviyesinden Temmuz ayında 56.9 seviyesine yükselerek 2011 yılının Şubat ayından bu yana en yüksek seviyeye ulaşmıştır.

DETAYLAR GELİYOR...

1 DAKİKA SONRA SAYFAYI YENİLE.