Sağlık Bakanlığı'ndaki 250 Bin 4D'li İşçinin Gözü Kulağı Toplu Sözleşmede: İşte Kritik Talepler

Sağlık Bakanlığı bünyesindeki yaklaşık 250 bin 4D'li kamu işçisi, Kamu Çerçeve Protokolü sonrası başlayacak toplu iş sözleşmesi (TİS) görüşmelerine odaklandı. Enflasyon karşısında eriyen maaşlar, ağır çalışma koşulları ve sosyal haklardaki eşitsizliklerin giderilmesi en büyük beklenti.

Sağlık Bakanlığı'na bağlı hastaneler ve sağlık kuruluşlarında görev yapan 4D statüsündeki yaklaşık 250 bin kamu işçisi, yaklaşan toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecini büyük bir umutla bekliyor. Sağlık hizmetlerinin kesintisiz yürümesinde kilit rol oynayan temizlik, güvenlik, teknik servis, veri giriş ve şoför gibi alanlarda çalışan işçiler, yıllardır biriken sorunlarına kalıcı çözümler bulunmasını talep ediyor.

Enflasyon Karşısında Eriyen Maaşlar ve Geçim Derdi

Kamu işçilerinin en temel sorunu, ekonomik zorluklar. Birçoğu asgari ücretin yalnızca bir miktar üzerinde maaş alırken, hızla artan enflasyon nedeniyle alım güçleri günden güne düşüyor. Özellikle büyük şehirlerde yaşayan sağlık çalışanları için kira, faturalar ve temel gıda masrafları, maaşlarının neredeyse tamamını tüketiyor. İşçiler, vergi dilimi adaletsizliği ve yetersiz ek mesai ücretleri nedeniyle ay sonunu getirmekte zorlandıklarını ve borçlanmak zorunda kaldıklarını ifade ediyor.

Ağır İş Yükü ve Riskli Çalışma Koşulları

Hastanelerin görünmez kahramanları olan 4D'li işçiler, çoğu zaman fiziksel ve zihinsel olarak yıpratıcı koşullar altında hizmet veriyor. Özellikle temizlik ve teknik bakım personeli; enfeksiyon, kimyasal madde ve ağır fiziksel yük gibi risklerle sürekli karşı karşıya kalıyor. Ancak bu risklerin maaşlara ve özlük haklarına yeterince yansıtılmaması, çalışanlar arasında ciddi bir hayal kırıklığı yaratıyor. Acil servislerde ve ambulanslarda görev yapan personel ise düzensiz vardiyalar ve uzun nöbetler nedeniyle sosyal hayatlarından fedakarlık etmek zorunda kalıyor.

Sosyal Haklarda Eşitsizlik Son Bulsun Talebi

Taşeron sisteminden kadroya geçirilen 4D'li işçiler, kağıt üzerinde kadrolu olsalar da uygulamada diğer kamu personeliyle aynı haklara sahip olmadıklarını belirtiyor. Yemek, yol, lojman ve yıllık izin gibi sosyal haklarda yaşanan eşitsizlikler, iş yerindeki motivasyonu düşürüyor. Görev tanımlarının net olmaması sebebiyle zaman zaman kendi işleri dışında çalıştırılmaları da en büyük şikayet konularından biri olarak öne çıkıyor.

Toplu Sözleşme Masasındaki Net Beklentiler

Yaklaşan TİS görüşmeleri, sağlık işçileri için sadece bir maaş zammı pazarlığı değil, aynı zamanda yapısal sorunların çözümü için tarihi bir fırsat olarak görülüyor. İşçilerin ve yetkili sendikaların masaya taşıyacağı başlıca talepler şunlar: enflasyon farkını aşan refah payı, adil bir vergi dilimi, görev tanımının netleştirilmesi, tüm sosyal haklarda (yemek, yol, izin) eşitlik sağlanması ve riskli birimlerde çalışanlara yıpranma payı verilmesi.

Sendikalara ve Bakanlığa Ortak Çağrı: Bu Süreç Bir Milat Olmalı

Sağlık emekçileri, yetkili sendikalar ile Sağlık Bakanlığı'na tarihi bir sorumluluk düştüğünü vurguluyor. Taleplerinin bu kez sadece dinlenmesini değil, somut adımlarla hayata geçirilmesini bekleyen işçiler, “eşit işe eşit hak” ilkesinin tam anlamıyla uygulanmasını istiyor. Bu toplu sözleşmenin, yıllardır süregelen mağduriyetleri sonlandıracak bir milat olması en büyük arzuları.

Kamudan Haber Haberleri