Memur Sendikalarının Kasası Nasıl Doluyor? İşte Milyonlarca Liralık Gelirin Perde Arkası

Milyonlarca kamu çalışanının üyesi olduğu sendikaların mali gücü merak konusu. Maaşlardan kesilen aidatlar ve toplu sözleşme ikramiyeleri, sendikaların en büyük gelir kapısını oluştururken, bu devasa bütçenin nasıl yönetildiği tartışılıyor.

Türkiye'de milyonlarca kamu personelini temsil eden memur sendikalarının finansal yapısı ve gelir kaynakları, kamuoyunda sıkça gündeme geliyor. Peki, sendikaların milyonlarca liralık bütçeleri hangi kalemlerden oluşuyor ve bu kasa nasıl doluyor?

Sendika gelirlerinin adeta bel kemiğini, üyelerden yapılan düzenli aidat kesintileri oluşturuyor. Her ay memurların brüt maaşları üzerinden, binde 5 ile yüzde 1 arasında değişen oranlarda kesilen bu aidatlar, doğrudan sendikaların banka hesaplarına aktarılıyor. Bu yöntem, sendikalar için istikrarlı ve en temel gelir kaynağını teşkil ediyor.

Bir diğer önemli gelir kapısı ise toplu sözleşme süreçleri sonunda elde edilen kazanımlar. Yetkili sendikaların imzaladığı toplu sözleşmeler neticesinde, devlet tarafından sendikalı memurlara "toplu sözleşme ikramiyesi" ödeniyor. Örneğin 2024 yılı için aylık 538 TL olarak belirlenen bu ikramiye, üye sayısını artıran ve sendikaların mali gücünü dolaylı yoldan pekiştiren kritik bir faktör olarak öne çıkıyor.

Bu iki ana gelir kaynağının yanı sıra bazı sendikalar; düzenledikleri etkinlikler, yayın satışları ve alınan bağışlar gibi yollarla ek gelirler de elde edebiliyor. Ancak bu kalemler, aidat ve toplu sözleşme ikramiyelerinin yanında oldukça sınırlı bir paya sahip.

Ekonomi uzmanları, sendikaların sahip olduğu bu büyük finansal gücün şeffaf bir şekilde yönetilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Kamu çalışanları ise kendi maaşlarından kesilen aidatların, sendikal mücadele ve üye menfaatleri için mi, yoksa farklı amaçlarla mı kullanıldığını bilmek istiyor. Bu nedenle sendika bütçelerinin denetimi ve kamuoyuna açık olması konusu, tartışmaların odağında yer alıyor.

Kamudan Haber Haberleri