Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), önümüzdeki 5 yıllık öğretmen atama planlamasında bir branşı listenin en başına koydu. Yapılan analizler ve sahadan gelen veriler, Özel Eğitim Öğretmenliği bölümünün mezunlarına adeta bir atama garantisi sunduğunu gösteriyor.
Bu durumun en temel nedeni, Türkiye'de özel gereksinimli birey sayısındaki dikkat çekici artış. Yaklaşık on yıl önce her 1000 doğumdan birinde görülen bu durum, günümüzde her 36 doğumdan birine yükselmiş durumda. Bu tablo, nitelikli özel eğitim öğretmenlerine olan ihtiyacı her zamankinden daha kritik hale getiriyor.
MEB, bu ihtiyacı karşılamak amacıyla son yılların en büyük bütçelerinden birini özel eğitim alanına ayırdı. Bakanlık, ülke genelinde yeni özel eğitim okulları ve rehabilitasyon merkezleri açarak bu alandaki yatırımlarını hızlandırdı. Bu yatırımlar, doğrudan yeni öğretmen kadrolarının açılması anlamına geliyor.
Dolayısıyla, üniversite tercihi yapacak öğrenciler için Özel Eğitim Öğretmenliği bölümü, mezuniyet sonrası iş kaygısını en aza indiren parlak bir kariyer kapısı olarak öne çıkıyor. Kamuda atanma imkanının yanı sıra, özel sektör de bu alandaki mezunlar için cazip fırsatlar sunuyor.
Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde görev yapan veya kendi kurumunu işleten öğretmenlere olan talep de oldukça yüksek. Hatta bu alanda sunulan bireysel eğitim seanslarının ücretleri, lokasyona ve uzmanın deneyimine bağlı olarak 8.000 TL'ye kadar çıkabiliyor. Bu durum, Özel Eğitim Öğretmenliği'ni hem manevi tatmini yüksek hem de maddi getirisi tatmin edici bir meslek haline getiriyor.