İş hayatında mutluluğun formülü nedir? Yüksek bir maaş mı, esnek çalışma saatleri mi, yoksa prestijli bir unvan mı? On binlerce çalışan üzerinde yapılan kapsamlı bilimsel araştırmalar, bu soruların yanıtını vererek mesleklerin mutluluk haritasını çıkardı. Sonuçlar, bildiğimiz birçok ezberi bozacak nitelikte.
Araştırmanın en çarpıcı bulgularından biri, teknoloji sektörünün mutluluk sıralamasında inşaat gibi geleneksel bir sektörün gerisinde kalması oldu. Yüksek maaşlar ve modern ofis olanaklarına rağmen, bir işi tamamlamanın ve somut bir sonuç görmenin verdiği "başarı hissinin" çalışan memnuniyetinde ne kadar kritik olduğu bu örnekle kanıtlandı.
Bilim insanlarına göre, çalışan mutluluğunu belirleyen temel faktörler sanıldığı gibi gelir düzeyi veya mesleğin popülerliği değil. Araştırma, mutluluğun anahtarının "işte anlam bulma", "güçlü bir başarı hissi" ve "bağımsız çalışabilme" olduğunu net bir şekilde ortaya koydu. Kendi kararlarını verebilen ve yaptığı işin bir amaca hizmet ettiğini hisseden çalışanlar, en yüksek memnuniyet düzeyine ulaşıyor.
Bu doğrultuda, araştırmanın mutluluk listesinin zirvesinde, doğrudan insana dokunan, somut fayda sağlayan ve çalışanlara özerklik tanıyan mesleklerin yer aldığı görüldü. Bir başkasının hayatına olumlu etki etme ve bu etkiyi net bir şekilde görebilme, tatmin duygusunu en çok artıran unsur olarak öne çıktı.
Listenin en alt sıralarında ise genellikle rutin, tekrar eden, yaratıcılığa ve bağımsız karar almaya daha az olanak tanıyan meslekler kümelendi. Bu iş kollarında çalışanların, yaptıkları işte bir anlam bulmakta zorlandığı ve başarı hissini daha az yaşadığı tespit edildi.
Bu bilimsel veriler, kariyer seçimi yaparken veya mevcut işinden memnuniyetsizlik duyanlar için önemli bir mesaj veriyor: Uzun vadeli mutluluk için maaş ve unvandan çok, yaptığınız işin anlamı ve size hissettirdiği başarı duygusu önem taşıyor.