Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (İDDK), sözleşmeli zabıt katibi alımı sonrası nihai başarı listesinin hatalı hazırlandığı gerekçesiyle sözleşmesi feshedilen adayın görevine son verilmesini hukuka aykırı buldu. Kararda, adayın kusurunun bulunmadığı, atama şartlarını taşıdığı ve sınav sonuçları kesinleştikten sonra göreve başlayıp fiilen çalıştığı vurgulandı. Bankacılık ve Finans Bölümü mezunu davacı, 2021 yılında yapılan sözleşmeli zabıt katibi sınavında nihai başarı listesinde “asil” olarak yer aldı ve Bulanık Adliyesi’nde sözleşmeli zabıt katibi olarak göreve başladı. Daha sonra yapılan incelemede, Adalet Bakanlığı Memur Sınav, Atama ve Nakil Yönetmeliği’nin 15. maddesi gereği öncelik tanınması gereken Adalet Meslek Yüksekokulu mezunu bir adayın, listede geride bırakıldığı tespit edildi. Bunun üzerine nihai başarı listesi yeniden düzenlendi, davacı bu kez yedek konuma düştü ve davacının sözleşmesi feshedildi. İlk derece mahkemesi, ilk düzenlenen listede davacının adının asil olarak yer almasının kazanılmış hak oluşturmayacağını belirterek davayı reddetti. Mahkeme, hatalı listenin devamının, mevzuatla öncelik tanınan adaylar açısından hukuka aykırılık ve haksızlık doğuracağını, bu nedenle sözleşmenin feshedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığını savundu. Bölge İdare Mahkemesi de benzer gerekçeyle istinaf başvurusunu reddederek bu kararda ısrar etti. Dosya, temyiz üzerine Danıştay 12. Dairesinin önüne geldi. Daire; Davacının gerçeğe aykırı beyanı ya da hilesinin bulunmadığını, Zabıt katibi olabilmek için gerekli tüm şartları taşıdığını, Hatanın, öncelik tanınması gereken diğer adayların sıralanması sırasında idare tarafından yapıldığını, tespit etti. Daire, Danıştay İçtihatları Birleştirme Kurulu’nun 22/12/1973 tarihli E:1968/8, K:1973/14 sayılı kararına atıf yaparak, idarenin açık hata, yokluk, hile veya gerçeğe aykırı beyan halleri dışında, süresi geçmiş işlemleri geriye dönük olarak geri alamayacağını vurguladı. Bu gerekçelerle, sözleşmenin feshi yönündeki işlemin hukuka aykırı olduğu sonucuna vardı. Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararı üzerine dosya bu kez Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na (İDDK) geldi. İDDK; Davacının atama şartlarını sağlamadığına dair herhangi bir tespit bulunmadığını, Hatalı liste nedeniyle doğan sorumluluğun idareye ait olduğunu, Davacının, sınav sonuçları kesinleştikten sonra sözleşme imzalayıp göreve başlamasıyla birlikte kazanımlarının korunması gerektiğini, belirterek, hukuki güvenlik ve idari istikrar ilkelerine özel vurgu yaptı. Kurul, bu koşullarda sözleşmenin feshedilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığına hükmetti. Sonuç olarak İDDK, davacının temyiz istemini kabul ederek, istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi ısrar kararını bozdu ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere ilgili daireye gönderilmesine kesin olarak karar verdi. Karar, Esas No: 2024/2909, Karar No: 2025/1061 olarak kayıtlara geçti ve benzer durumda olan sözleşmeli personel bakımından emsal nitelik taşıyabilecek bir içtihat ortaya koydu. Kararda, çoğunluk görüşüne katılmayan üyeler de oldu. Karşı oyda; İdarenin dava açma süresi içinde, gerçeğe aykırı beyan ya da hile aranmaksızın her türlü idari işlemi geri alabileceği, Nihai başarı listesinin, Yönetmelik’e açıkça aykırı olduğu için “açık hata” kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, savunuldu. Bu nedenle, sözleşmenin feshedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, İDDK çoğunluk görüşünün aksine ısrar kararının onanması gerektiği ifade edildi.