Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, hükümetle imzalanan kamu işçileri sözleşmesine ilişkin gelen eleştirilere yanıt verdi. Kendisini eleştirenlerin yüzde 90'ının işçi dahi olmadığnı söyleyen Atalay, Türk İş Genel Başkanı olarak her zaman işçinin yanında olduğunu bundan sonra da işçiyle beraber olacağını, açık kalan mikrofona yansıyan konuşmasının çarpıtıldığını söyledi.

Orada taşeron konusuna ilişkin konuştuğunu belirten Atalay, "Bakandan zammı kendisinin açıklamasını istedim. Bakan çıktı, zammı açıkladı, bana döndü, 'Bir şey söyleyecek misin?' dedi. Benim söyleyecek bir şeyim yok, ne söyleyeyim de ortalığı karıştıracağım. Laf şu, ben kadrodan geçen taşeronları buraya yazdıramamışım, benim problemim o. Ben zaten oraya oturmuşum, imza edeceğim. 17 adam imza atmış, herkes benim yanımda, gizli kapaklı bir iş yapmıyorum ki. 'Neyi söyleyeyim' dedim. Onu söylesem kamu sözleşmesi mi bu, taşerondan kadroya geçenlerin sözleşmesi mi bu? Bunun adı kamu sözleşmesi ama ben onu aldığım zaman gündem değişecek. Ben de gayriihtiyari herkesin duyacağı şekilde bunu söyledim. Dediler ki 'Bu ne?' Ben hiçbir şey demedim. Dediğim şu; 'Taşeronu halledemedim, yazdıramadım." şeklinde konuştu.

Aydınlık'a konuşan Atalay , ayrıca eyt ve diğer konuların da arkasında olacaklarını vurguladı.

Atalay, "Benim tutumum nettir. Emeklilikte yaşa takılanların haklarını savunmaya devam edeceğim. Taşerondan kadroya geçenlerin, geçici işçilerin haklarını her ortamda dile getireceğim. Hayat pahalılığından şikayetlerimi sürdüreceğim. Kazdağları'ndaki doğa katliamına itiraz ederken terör örgütünün ormanları yakmasını da gündeme getireceğim. Teröre karşı mücadele eden Mehmetçiğin arkasında duracağım. S-400’lerin ülkeme getirilişine destek vereceğim. Bizim bu ülkeden başka gidecek yerimiz yok. Her zaman önce Türkiye diyeceğim." şeklinde konuştu.