İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener: Allah Aşkına Damat Bey, Sen Nereye Bakıyorsun?

İYİ Parti Lideri Meral Akşener, partisinin TBMM Grup toplantısında ekonomi ve gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener: Allah Aşkına Damat Bey, Sen Nereye Bakıyorsun?

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın geçtiğimiz gün lansmanını yaptığı YEP'e ilişkin eleştirilerde bulunan İYİ Parti Genel Başkanı, ekonominin günden güne daha da sıkıntıya girdiğini, işsizliğin, emeklinin sorunlarının daha da arttığını belirterek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak ile ilgili insiyatif almamasına tepki gösterdi.

Akşener'in açıklamalarından satır başları:

Türk Lirası dünya liginde kiminle yarışıyor biliyor musunuz?
İflas eden Arjantin’le yarışıyor.
9 yıldır iç savaşla boğuşan Suriye’yle yarışıyor.
Damat Bakan’ı tebrik edebiliriz.
Bir ülkede iç savaşın ekonomik yıkımıyla, 
bizdeki damadın ekonomik yıkımı aynı…
   
Kendine gel Sayın Erdoğan!
Bu işi layıkıyla yapacak yüzlerce aday dururken, 
hazineyi damadına emanet edersen olacağı bu.
Türk ekonomisi, damadının mıncıklayacağı oyun hamuru değil.
Türkiye Cumhuriyeti de sizin deneme tahtanız değil.
   
Türk Lirası, 83 milyonun alın teridir.
Türk Lirası değerliyse, Türk milletinin emeği değer bulur.
Türk Lirası değerliyse, Türk milletinin alım gücü artar.
   
Ne söz verdiniz, nereye geldik?… 
Ama beyefendiler, Damat Bakan’ı eleştiriyoruz diye dönüp bize kızıyorlar.
Evet, damadın bakan olmasını Türkiye’ye yakıştıramıyoruz.
Muz cumhuriyetlerine yakışan bu adam kayırmacılığı, içimize sindiremiyoruz.
   
Ancak sadece damat olduğu için değil, 
gelmiş geçmiş en kötü ekonomi yönetimini sergilediği için kızıyoruz. 
Ekonomiden de, maliyeden de, anlamadığı için kızıyoruz.
Birbiri ardına hata yaptığı için kızıyoruz.
Türk Lirası’nın değeri erirken,
“Ben oraya bakmıyorum ki…” diyen pişkinliğine kızıyoruz.
   
Ve bu yetkiyi de, evine ekmek götüremeyen emeklilerden,
Cebinde parası olmayan gençlerden,
Sınavda başarılı olup, mülakatta elenenlerden,
İYİ Parti’ye oy vermiş milyonlardan, ve geleceği gasp edilen milletimizden alıyoruz.
  
   
  
Dava arkadaşlarım;
Damat Bakan’ın öyle bir ekonomi anlayışı var ki; 
insan bazen “şaka mı yapıyor” diye düşünmeden edemiyor. 
Bakın birkaç basit örnek verelim: 
Damat Bakan, 2020’de doları 6.91 lira, 
2021’de ise 7.68 lira öngörmüş. 
Evet yanlış duymadınız. 
Bir sene sonra dolar ortalama 7.68 lira olacakmış...
Güler misin, ağlar mısın?...
Arkadaşlar dolar daha dün 7.76 liraydı!
     
Bu aymazlık yetmezmiş gibi;
Bir de gazeteciler döviz kurunu sorduğunda, dönüp “ben işin orasına bakmıyorum” diyor. 
Bunu bu ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı söylüyor...
   
Damat Bey! 
Döviz kuru bir ülkenin parasının değeridir. 
Bir ülkenin refahını belirleyen en önemli gösterge de parasıdır.
Paramız değerini yitiriyorsa, bil ki fakirleşiyoruzdur.
Binlerce fabrikanın döviz borcu var.
Tekstilden otomotive, ilaç sanayinden gıdaya, ürettiğimiz her ürün ithalata bağımlı.
   
Döviz kurları arttığında, peynir fiyatları bile artıyor.
Bak teknoloji ürünü demiyorum, peynir diyorum peynir!
Çünkü süt hayvanlarının yemi, dolarla alınıyor.
Sütten peynir yapan üretim tesisleri, dolarla kuruluyor.
Peynirin paketleri dolarla ithal ediliyor.
Peyniri marketlere nakleden tırlar, dolarla alınıyor.
O tırların yaktığı mazot, dolarla alınıyor.
Geçtiği yol ve köprülerin borcu bile, dolarla ödeniyor.
   
Üzerimizdeki kıyafetlerin kumaş boyaları, dolarla satın alınıyor.
Uzaktan eğitim için gereken tabletler, dolarla alınıyor.
Bindiğiniz otomobiller, dolarla alınıyor.
İşte bu yüzden, döviz arttığında, hemen her şeye zam geliyor.
   
Hal böyleyken;
Bir ülkenin Hazine ve Maliye Bakanı, “Ben döviz kurlarına bakmıyorum.” diyebilir mi?
Allah aşkına söyler misin Damat Bey, sen nereye bakıyorsun?
    
Yeni ekonomi programına göre, 2020 - 2023 dönemindeki bütçe açığı, 
son 10 yıldan daha yüksek olacak.
Böylece hazinenin borç stokunda da, 15 yıl öncesine geri gitmiş olacağız. 
Peki artan sadece devletin borcu mu? 
Tabii ki değil. 
İktidara geldiklerinde yüzde 18 olan özel sektör dış borcunun,
milli gelire oranı tam iki katına çıkmış.
Türkiye’nin dış borcunun milli gelire oranı, 2001 krizi seviyesinin bile üstünde. 
Ama belli ki Damat Bakan, memleketi döviz cinsinden ne kadar borçlandırdığına da bakmıyor. 
Allah aşkına söyler misin Damat Bey, sen nereye bakıyorsun?
  
Hamdolsun, enflasyonda da 15 sene öncesinin gerisine gidiyoruz. 
Damat Bakan, enflasyonun bu sene sonunda yüzde 10.8 olacağını söyledi. 
Yahu senin güya tarafsız Merkez Bankan bile, 
bunu daha yüksek beklediğini senden 10 gün önce söyledi. 
Nitekim dün, türlü oyunlara rağmen enflasyon yüzde 11.75 çıktı.
Ama belli ki Damat Bakan, kendi Merkez Bankası’nın enflasyon açıklamalarına da bakmıyor. 
Allah aşkına söyler misin Damat Bey, sen nereye bakıyorsun?
   
Dahası var:
Arkadaşımız program lansmanında çıkıp, hiç sıkılmadan diyor ki; 
“Bu program istihdam odaklı ve kapsayıcı bir program.” 
Biz de doğal olarak hemen, istihdam rakamlarına bakıyoruz…
Geçen sene bu ülkede 28 milyon kişi çalışıyormuş. 
Bu sene 26 milyon 700 bin. 
Geçen sene hazırladığı programda, “2021’de, 30 milyon kişi çalışacak” demiş, 
bu programda ise “Pardon yanlış yaptım, seneye 28 milyon kişi çalışacak.” diyor. 
İşgücüne katılım oranını düşürmüş, sonra da utanmadan, 
“Ben istihdam odaklı program hazırladım.” diyor. 
Belli ki Damat Bakan, gençlerin, işsizlerin sorunlarına da bakmıyor.
Allah aşkına söyler misin Damat Bey, sen nereye bakıyorsun?